Gönderi

112 syf.
·
Not rated
·
Read in 22 hours
BÜYÜK BİR HASTALIK GEÇİRMEYENLER, HER ŞEYİ ANLADIKLARINI İDDİA EDEMEZLER!
Peyami Safa'nın bu okuduğum ilk romanıydı ve ortaokuldayken dili ağırdır diye düşünüp okumamıştım. (: Ama yanılmışım. Hiç de öyle değilmiş. Çok akıcı ve yalın bir dili var ve kitap zaten çok kısa olduğu için çabuk bitiyor. Geleliiiim kitabımızaaaaa.... Açıkçası kitaba ilk başladığımda böyle bir konu beklemiyordum. Kitabın konusu şöyle orta yaşlarda bir çocuk küçük yaşta bacağından birkaç kez ameliyat olur. Ve hastalığı giderek ilerler. Doktorlar ona tekrar ameliyat olması gerektiğini söyleseler de o pek doktorları dinlemez. Bacağını iyice zorlar ve bacağının ampütasyona alınması gerekir. İşte bunun üzerinden çocukluğunda sağ kolunda baş gösteren kemik hastalığının onda nasıl bir etki bıraktığını, yaşadıklarını, doktorlar ve hasta bakıcılarla olan durumlarını aktarmış. Kitap bu yüzden o yıllardaki psikolojisini yansıtan otobiyografik romanı diye geçiyor. Hatalıkla ilgili düşünceleriyle ilgili kitaptan şöyle bir alıntı yapmak istiyorum: "Büyük bir hastalık geçirmeyenler, her şeyi anladıklarını iddia edemezler." "İki hasta kadar birbirine yakın hiçkimse yoktur." "Hasta olmayanlar bizi ne kadar az anlayacaklar!" Evet hasta olmayıp defalarca kitaptaki hasta çocuk gibi doktora gitmediğimizde ya da bacağın ampütasyona alıncak yani kesilecek denmediği müddetçe anlayamacağız. Belki ben bir doktor adayı olduğum için ileride böyle hastalarla karşılaşacağım. Belki onlara bacaklarındaki derin yaralardan dolayı hastalığın daha fazla ilerlememesi için onu kesmemiz gerektiğini söylemek zorunda kalacağım. Ki düşüncesi bile insanın tüylerini diken diken ediyor.... Ama asla dediği gibi onu ne kadar anlamaya çalışsam da onun hissettiklerini hissetmeyeceğim. Sadece yapabileceğim şey belki empati kurmak olacak ama onun hayatına daha acısız devam etmesi için bacağından vazgeçmesini istemek zorunda kalacağım. Ne kadar zor gözüküyor şu an gözüme. Galiba zamanla beyin cerrahı olmak istememden vazgeçmemdeki ana sebeptir bilemiyorum. Sonuçta cerrahın soğukkanlı olması gerekir diye düşünüyorum. Hayat kurtarmak her ne kadar güzel gözükse de böyle şeyler insanın ister istemez içini ürpertiyor. Ben kitabı okurken buna benzer birçok şey hissettim. bakalım siz neler hissedeceksiniz? iyi okumalar :))
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022141 okunma
··
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.