Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

264 syf.
9/10 puan verdi
Bu son romanında Aytmatov’un kendine yakışanı yaptığını söyleyebiliriz. Eserin Aytmatov okurları için alışıldık bir tarzı var. Yine Kırgız gelenekleri ile modern dünya arasındaki gelgitlerden söz ediliyor. Aytmatov adeta bugüne kadarki bütün roman ve hikâyelerinde kullandığı figürleri bir geçit resmiyle önümüze sunuyor. Aşk, tabiat sevgisi, insanların ihtirasları, hayvan kahramanlar, kader, karamsar bir tablo ve kaybetme eğilimli kahraman, yerel motifler, efsane ve masallar, Kırgız folkloru, savaş, tren… Yine Aytmatov’un sıklıkla ve başarıyla kullandığı bir metot olan geriye dönüş tekniği de romanda yer yer kendini göstermiş. Burada özellikle vurgulanan unsurlar ise globalleşme ile birlikte insanoğlunun para hırsı için bir zamanlar akla hayale bile gelmeyecek yöntemlere başvurması… Hemen her hikâyesinde olduğu gibi harika bir film senaryosu çıkabilir yine. Neticede Aytmatov iyi bir edebiyatçı olduğu gibi sinema konusunda da hayli tecrübeli bir isim ve veterinerlik eğitimi de almış bir kişi. Öyle ki daha önce mükemmel tasvir ettiği Kurt ( Taşçaynar ve Akbar ) , Deve ( Karanar ) , At ( Gülsarı ) gibi hayvan kahramanları vardı. Bu sefer de bir Kar Leoparını (Caabars) öykünün merkezine oturtmuş. Aytmatov’un diğer eserlerinin başlangıç cümleleri eserin gidişatı hakkında bilgi verir genelde. Örneğin Beyaz Gemi’nin başlangıcındaki ‘Onun iki masalı vardı’ cümlesi ile Toprak Ana’daki “Üzerinde yeni yıkanmış beyaz entarisi ve koyu renkli beşmenti, başında beyaz yazmasıyla, bir ana, biçilmiş tarlaların arasından geçen yolda ağır ağır ilerliyor.” cümlesi anlatılacaklar hakkında bir işaret veriyordu okura. Burada ise başlangıç cümlesi, ‘kader!’. Hatta bu romanın adı bile olabilirmiş, kader… Kırgızistan'ın ve dahi Türk dünyasının en büyük romancısı, yerelden milliye ve oradan da evrensele uzanıyor yine. Bize ise onu defalarca okumak ve her seferinde ‘iyi ki yazmışsın üstat’ demek düşüyor. Bu vesileyle 10 Haziran 2008 günü kaybettiğimiz büyük romancı, Cengiz Aytmatov’a bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. İpucu içerebilir mi emin değilim lakin romanın özeti namına şunları söyleyebiliriz. Romanın kahramanı, orta yaşlı, bağımsız bir gazeteci olan Arsen Samançin. Arsen, Aydana adlı bir opera sanatçısına âşık olmuştur ve Aydana’nın bir halk efsanesine dayanan ve kendi uyarladığı Ebedi Nişanlı adlı operayı sahneye koyacağı günün hayalini kurmaktadır. Ancak Aydana, hem aşkına karşılık vermeyi bırakmış hem de Ertaş Kurçalov adlı sonradan zengin olma bir pop müzik yapımcısının cazip teklifi sonucu operadan tamamen vazgeçip bir pop yıldızı olmuştur. Acı ile nefreti içinde yaşatan Arsen, amcası Bektur Ağa’nın yardım isteğiyle köyüne gidecektir. Bektur Ağa, yaban hayvanlarının avlanmasını sağlayan ve çok zengin turistlere hizmet sunan bir şirket kurmuştur. İki Arap turist yalnızca Kırgız Dağlarında bulunan Kar Leoparlarından avlamak için gelecektir. Arsen ise amcası ve onun adamlarına tercümanlık yapacaktır. Köyde Taştanbek, Eles gibi yeni kahramanlar girecektir hikâyeye. Sonrası ise hem bir macera hem de bir kaderdir…
Ebedi Gelin
Ebedi GelinCengiz Aytmatov · Nora Kitap · 2020887 okunma
··
1.048 görüntüleme
Hercaiokumalar /Ayşe okurunun profil resmi
Kaleminize sağlık Mehmet Hoca'm. Ben, Büyük Usta'nın bu romanını okurken , sizin de isimlerini zikrettiginiz hayvan kahramanlarla onların sahipleri arasındaki özdeşimin bu defa Aytmatov ile kar leoparı Caabars arasında kurulduğunu düşünmüştüm. Malumunuz romanda Caabars, yaşlandığı ve artık eskisi kadar çevik ve aktif olamadığı için derin bir hüzün taşır. Yine bu yaşlanma kaygıları Elveda Gülsarı'nin Tanabay'ı ile "Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek"in Orhan Ata'sını da hatırlatmıştı bana.
Mehmet Y. okurunun profil resmi
Her zamanki gibi değişik bir bakış açısı yakalamışsınız hocam. Açıkçası bana da çok mantıklı geldi. Böyle bir şey yapmış olabilir. Aytmatov, doğumunun 70. yılında Türkiye'ye gelmiş ve dönemin cumhurbaşkanı Demirel'in elinden bir plaket almıştı. O dönem verdiği bir röportajda Altın ve Kar adlı bir romanın üzerinde çslıştığını söylemişti. Belki de o roman bu idi... Bir de 'keşke daha fazla yazsaydım' demişti. Keşke... :(
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.