Gönderi

"Aklım, özgürlüğü tattığım ilk gün ermeye başladı. Bileğimdeki saati çıkarıp, bisikletimle ebeveynlerimce yasaklanmıış sokaklarda ve toplumca o yaşta bir kız çocuğunun dışarıda olmaması gerektiğine karar verilmiş bir saat aralığında, kulaklığımdan kulağıma "Bu senin hayatın, özgürlüğü seç" diye haykırdığını düşündüğüm, bana çok yabancı bir dilin eşliğindeki çok yüksek sesli müzikle, yokuşlar çıkıp, yokuşlar inip en nihayetinde kaybolduğum gün; saatin kaç olduğunu bilmeyi ömrüm boyunca istemeyeceğim bir yaşam kurmak için ant içtim. saat; bu boktan, ail olmayan, adına utanmadan düzen denilen kaotik sistemi doyuran, ölüm döşeğindeki hastaya son süratle yetişmeye çalışan bir ambulansın alarm sesiydi benim için."
4 görüntüleme
AKADEMİSYEN GEZGİN OKUR