"Müzeyyen," dedim, "sende hicran yarasından derin yara mı var?"
Verdiği cevabı alıp, suda eritip, yemeklerden sonra bir kaşık: "Ben böyleyim."
Birden, gidip düz ovada keklik avlama fikri geldi. Vazgeçtim. Cevabı bana yetmemişti. Adama sorarlardı: "Kim ikiye böldü dostum seni?"