Gönderi

128 syf.
·
Not rated
Makineli tüfek donmasın diye bir kaç kurşun yakmalı ara ara. Eksi kırkiki derecede terler bazen insan ve o ter hemen donar alında. Kar her şeyi gizler sessizliği ve tehlikeyide,ama deliliği gizleyemez,sessizliği katman katman gizler,bir türkü bu sessizliği korkunç,tedirgin,ölüm taşıyan,iniltili sessizliği bozarsa delirmemek için ölür insan.Karın aydınlığında o kara gecelerden birinde soluk donar kalır öylece, dudakta bitmemiş bir türkü.Bembeyaz kar hiç olmadığı kadar beyaz,o kadar beyaz ki maviye çalıyor,mavi yeşile,berrak,gecenin en karanlığında yine ölesiye beyaz,sonra güneş,doğunca güneş,bu beyazlıkta bir lekeyi gösterir,bir tablodaki gibi,bir insan lekesi,insanın lekesi,insandan kalan leke,kemikler,kurumuş kan,buz tutmuş ama yinede sıcak,öyle işte bir askerin kalıntıları, ressam bundan iyi bir tablo çıkarabilir,tabloda bir leke,kimin umrunda.Bir çocuk üşümesi yeni başlamış tir tir titremekte, elinde bir kılıç,oyuncak kılıç karlarla savaşıyor,kemikten oyuncak bir kılıç,kemikten,insan kemiğinden.Ölüm,bir nedene bağlı olmalı,tatlı bir ölüm gerek insana,geceyi ötüşleriyle dolduran bir bülbülle,mor leylak yağmuruyla belki.Ama hiçbir şeyin önemi yok soğuktan donan bir asker için, ne leylağın ne bülbülün,bülbülün umrunda mı, o şarkısına devam eder. Yaşama asılan insanlar,yaşam tarafından alaya alınmış,oynanmış,iskeletlerinin üzerine tenler giydirilmiş,ten gidince iskeletine bakıp kendini teşhis etmeye çalışan insanları yaşamın. Alnında dikenli teller olan bir adam konuşuyor "herkes düşündüğünü basitçe dile getirse katlanılabilinir mi buna?" Soru acımasız cevabıysa olanaksız,bir kız intihar etmek istediğini söylüyor,trene binmek istiyorum der gibi söylüyor.Yarın sabah yiyecek dağıtıcısı adam hiç yiyecek kalmadığını açlıktan kıvranan çocukların anne ve babalarına nasıl söyleyecek,bugün tren gelmedi der gibi.Derin düşüncelere dalan bir adam başını hafifçe kaldırır ve etrafına bakar,gözlükleri yok,hiç gözlük takmamış ama bu kadar derin düşüncelere dalabilen biri gözlüksüz olabilir miydi? Etrafına baktı,bugün dağıtacağı ekmeklerin hesabını yapan yarın cephanelerin hesabını yapar,İsacılık oynayan bir canavar bu aslında,Peki ya şu asker diye düşünüyordu sanki,tek amacı evine ulaşıp balkonunda sigarasını tüttürebilmek,bunlar hiç ders almadılar mı bunca yaşanandan.Derin düşünceli adam hiç aç kalmamıştı ve hiç savaşa katılmamıştı oysa.Derin düşüncelinin tekiydi. İnsanseverdi belki ama insanseverlik, bir köşeden çekilen acıları seyre dalıp hüzünlenmek değil miydi? Öyleydi belki. Savaş sonrası,hapis hayatı,bu hapisliklerin yatma nedeni belirsiz,intihar etmelerini önlemek belki de ,kendikerini öldürmemeleri için hapsedilmiş yarı deliler,ayna yok,ayna bir silah çünkü,insan bir aynayı kırıp bileklerine geçirebilir,hapishane müşterilerini böyle koruyor işte.Ayna bir suç aletidir mahkumcada,kendi dikenli yüzünü görmek ona korkunç şeyler yaptırabilir,bir insan kendiyle karşılaşmamalı hiç bir zaman. Savaş bitmiş bekleyiş başlamıştır,bazılarının bekleyişi hiç bitmemişdir,seneler geçmiş ama beklenen gelmemiştir.Bazı şeyleri bilmemek daha iyidir bilmekten ,hergün dualar etmekte,yaşama ancak bu umutla bağlanmaktadır.Ama yabancı bir ülkede bir tarla vardır tarlada bir tümsek 1.80 uzunluğunda ,yarım metre genişliğinde,anne bunu bilmemektedir iyi ki bilmemektedir. Çocuk artık geceleri evine gidebilirsin,çünkü fareler uyurlar gece!
Bu Salı
Bu SalıWolfgang Borchert · Afa Yayınları · 199479 okunma
··
184 views
tabula rasa okurunun profil resmi
"Bugün yine sadece söylüyoruxz: Cetait la guerre - ne savaştı diyoruz. Artık bundan fazla bir şey söylemiyoruz bugün, çünkü savaşın bir tek saniyesi­ni, yalnızca bir tek saniyesini dile getirecek sözcükler yoktur elimizde, ve sadece diyoruz ki: Doğru, Allah için öyleydi. Çünkü başka her şey savaş karşısında bir gevezeliktir sadece. çün­kü hiçbir sözcük, hiçbir şiir ve hiçbir vezin yoktur onun için ve ona dayanacak, onun zincifrekırmızısı kükreyişinden dağılıp dökülmeyecek hiçbir şiir ve hiçbir oyun ve hiçbir psikolo­jik roman yoktur. Ve demir aldığımızda, o ülkeye, savaş denilen o karanlık ülkeye dümen kırdığımızda neşesinden gıcır gı­cır ötüyordu rıhtım duvarları, ne şarkı söylemiştik ya, biz erkekler, oh işte öylesine gönüllüydük ve işte öylesine şarkılar söylemiştik biz sığır vagonlarında. Ve marş müzikli istasyonlarda savaş denilen o karanlık, karanlık ülkeye düğün bay­ramlarla uğurlanmıştık. Ve derken kavuşmuştuk savaşa. Der­ken savaş karşımıza çıkmıştı. Ve daha ne mene şey olduğunu kavrayamadan da sona ermişti. Arada işte yaşamımız duruyor. On bin yıllık bir yaşam. Ve savaş sona erdi artık ve bizler yitik gemilerin çürümüş tahtalarında gece vakitleri gizlice bir kusmuk gibi o iğrenç barış ülkesinin sahillerine kusuluyoruz. Ve kimse artık tanıyamaz bizi, biz yirmilik pinponları, işte öylesine gümbürtüler çökertti bizleri. Bizi hala varsa bir tanıyan çıksın? Hani nerede bizi hala tanıyacak olanlar? Babalar yüzlerinin derinliklerinde saklıyorlar kendilerini ve anneler, yedi bin beş yüz seksen dört kez katledilen anneler, bizim ya­bancılaşmış kalplerimizin acıları önünde çaresizlikten boğuluyorlar. Ve nişanlılar korku terlerince tenlerimizden dışarı uğ­rayan felaket kokusunu geceleyin biz kollarındayken dehşet­le duyumsuyor ve umutsuz öpüşlerimizden yalnızsı metal ta­dını seziyorlar ve öldürülen kardeşlerinin kanlarından kal­kan badem ezmesi tatlılığındaki buğuları saçlarımızdan taş kesilmiş soluyor ve bizim acı sevecenliklerimizi akılları almı­yor bir türlü. Çünkü biz bu sevecenliklerle dertlerimizi dizginlemeye çalışıyoruz, çünkü her gece boğazlıyoruz onları, ta ki biri çıkıp bizi kurtarsın. Biri kurtarsın. Ama kimseler tanımıyor bizleri."
Fırat Özbey okurunun profil resmi
Yazar çok içten daha önce savaşı anlatan birçok kitap okudum ama hiçbiri bu kadar içli değildi,hangi şiir anlatabilir diyorya en iyi anlatanı kendisi olmuş bence .26 yaşında ölmüş,savaşdan sonra hapis hayatı,per perişan ölüp gitmiş adam.
Bu yorum görüntülenemiyor
Ebru Ince okurunun profil resmi
BORCHERT okuyup da onun kelimelerine hayran olmayan varmidir acaba ? .. ya da onu sevmeyen biri çıkar mi acaba ? Kalemine sağlık..
Fırat Özbey okurunun profil resmi
Teşekkürler Ebru Hanım
1 next answer
kyrios maldoror okurunun profil resmi
İki kere okudum, kim bilir kaç defa dönüp dönüp okuyacağım. Yürekten teşekkürü borç bilirim, çok nadir hissediyoruz böyle şeyleri.
Fırat Özbey okurunun profil resmi
Güzel düşünceleriniz için teşekkür ederim Fırat Bey,
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.