Evet, evet! Vallahi tam da üstüne basmışsın Erhan hocam... :)) "Okuyamama, yazamama, düşünmeme devri. Durakladığım devir." Hangimiz acaba böylesi devirler yaşamadık ki?! Büyük bir heves içerisinde zar zor bulduğun ve senin açından kıymetli gördüğün o eserin kapağını bir heyecan ile aralıyorsun ve seni bekleyen yeni bir dünyaya, belki de bilinmeyene adım atıyorsun. Fakat, fakat bir sorun var! Evet, sorun o güzelim kitapta değil, ama sorunun asıl sebebi, gündelik hayatın üzerimize her türlü oynamasından sonra geriye kalan yan etkisinden dolayı biz de, o beklenmedik duraklama devrinde işte.
İncelemesini yapmış olduğunuz kitabın yazarı Sn. Vüs'at O. Bener'in bugüne kadar hiçbir eserini okuma şansım olmadı. Belki de ilgi alanıma girmediğinden diyebilirim. Fakat birkaç zamandır burada da gözüme çarpmıyor değil kendisinin çalışmaları. Evet, biraz karmaşık gibi hissetmedim de değil ve gerçekten okusam, acaba kaç zamanda bitirebilirim diye de geçmedi değil aklımdan. Bakalım, kendisini bir görelim, tanıyalım ve ilk intiba-mızı yaşadıktan sonra zaman bize ne verecek ve bizden ne alacak işte bunu o zaman anlarız.
Onun dışında bu güzel inceleme ve gerçekten güzel kaleminiz için size de ayrıca teşekkür ederim. Emeğinize ve yüreğinize sağlık. Zor ve karmaşık olanı hakkını vererek incelemiş ve biz okurlara verdiğiniz değeri de katarak bizler ile paylaşma gereği duymuşsunuz. Sırf bu zahmetiniz bile en azında bir satır teşekkürü hak ediyor. Kaleminiz keskin, okurunuz bol ve bu yolda başarılarınız daim olsun Erhan Bey. Saygılar!