Gönderi

416 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
İskender Pala’nın bir çok eserini okudum. Ama oku oku bitmez hala daha. Okuyanların çok zorlandıklarını, içerisinde yabancı, bilinmeyen kelimelerin çok olduğunu söyledikleri için hep erteledim. Ama gerek de yokmuş pek yani. Ben rahatlıkla okudum eseri. 5 gün gibi bir sürede de bitirdim. Fuzuli, Kays, Mecnun ve Leyla romanın ana kahramanları. Pala ile tanışmalarım hep bir kişi üzerine yani Yavuz Sultan Selim, Barbaros Hayrettin ve Yunus Emre gibi kişilerin üzerineydi. Bu sefer ise bir kitabın dilinden Leyla ile Mecnun üzerinden biraz Fuzuli’ye atıfta bulunarak biraz da polisiye-macera kitabı gibi olmuş. İran’a sefer yapan Pargalı İbrahim Paşa ile başlayan eser günümüze kadar geliyor. Kitabın elden ele geçmesi, geçirdiği evrim, tarihsel olaylar ve süreçler anlatılmış. Zamanın Osmanlısı ve Babil Hükümdarlığından kalma eserin Osmanlı’da ne kadar önemsendiği anlatılıyor. Osmanlı’nın edebiyata düşükünlüğü yine bu eserin içinde. Zaten konu Fuzuli ve Leyla Mecnun ise içerisinde aşk olmak zorunda. Tasavvuf zaten haddinden fazla var. Resimlerle şekillendirilmiş sayfalar da mavcut. Her konu girişi mıralardan, dizelerden oluşmakta. Vuslat nedir ? Mutluluk ve vuslatın zorluğu nedir ? Bunu anlamak için çok yerinde bir eser. Azab çekmek, olgunlaşmak ve aşkın gerçek tadını anlamak için süper eserlerden bence. Bazı yerlerinde sıkıldığımı itiraf edebilirim. Tarihi öğrenmek ve Babillilerin teknolojiyi daha doğrusu eskilerin bizden daha iyi bir teknolojiye sahip olduğundan eminim artık. En azından ahlak ve kültür daha iyiydi. Gizliliğin önemini de anlıyorsunuz eserde. Şifrelerle dolu eser ve onu çözmek için çalışan Babil ajanlarıyla dolu esere davet ederim. Nefi, Baki bunlar mutlaka okunmalı arkadaşlar.
Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk
Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşkİskender Pala · Kapı Yayınları · 200439 okunma
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.