Almanya'da Naziler'in iktidarı geçirmesi
sonrası 1933'te Hitler, Joseph Goebbels‘in başkanlığında "Kamuoyu Aydınlanma ve Propaganda Devlet Bakanlığı"nı kurar.
Ki bu tarihe geçecek ve 6 milyon masum insanın ölümüne yol açacak bir yolun da başlangıcı, propaganda çalışmasıdır.
Amaç, Nazi fikirlerini sanat, müzik, tiyatro,
film, kitap ve basın aracılığıyla kitlelerin kabullenmesini sağlamaktır.
İşte Goebbels ilkeleri
Gerektiğinde yalan söylemekten kaçınmayın
ve utanmayın. Nazi İmparatorluğunun insanları bu sayede bilinçlenecek, muhaliflerini ve
ihanet şebekelerini bu yolla tasfiye edecektir.
İnsanların beyni tembeldir.
Bu tembelliği iyi bilin ve yalanlarınızı
ona göre söyleyin.
Tembel beyin yalanı çok daha iyi hazmeder.
Halka anlattıklarınızın gerçek olması
şart değildir.
Söylediğiniz yalanlara inananlar mutlaka
çok olacaktır. Önemli olan kitleleri inandıracak ve uykuya geçirecek yalanlar söyleyebilmektir. Halkı her zaman ateşleyin, soğumasına
ve düşünmesine asla izin vermeyin.
Bir yalanı sürekli tekrar edeceksiniz.
Bunu yapınca halk o söylemin size ait olduğunu unutur ve kendi fikriymiş gibi inanmaya başlar.
Küçük yalanlar inandırıcı olmayabilir.
Bu konuya dikkat edilmesi gerekir.
Söylediğiniz yalan ne kadar büyükse
o kadar etkili olur.
Halk büyük yalanlara, küçük yalanlardan
daha çok inanır.
Karşı taraf haklı bile olsa herhangi
bir konuda hatalı olduğunuzu, yanlış
yaptığınızı asla kabul etmeyeceksiniz.
Suçu da asla kabul etmeyecek
ve üstlenmeyeceksiniz.
Geri adım atmak olmayacak.
Yalanlarınızdan da asla geri adım atmayacak, onları sürekli tekrar edeceksiniz.
Toplumun beyni ancak bu yolla yıkanır.
Kendinizi hiçbir zaman savunma
durumuna düşürmeyeceksiniz.
Hep saldıracak, karşı tarafı savunmada bırakacaksınız.
Siz değil onlar savunmada kalacak.
Size karşı yapılan suçlamaları görmeyecek
ve duymayacaksınız. O yalancılar için gerekenler bağımsız Alman yargısı tarafından yapılacak ve cezalarını bulacaklardır.
Gerektiğinde sadece bir tek rakibinize odaklanın ve kötü giden her şeyi onun
veya onların üzerine yıkmaya çalışın.
Önemli olan halkın aydın kesimini kandırmak değildir. Onları fazla önemsemeyin.
Onları kandırmak zordur ve zamanı boşa harcamış olursunuz.
Sizin asıl hedefiniz cahil ve okumamış kitlelerdir. Onları kandırmak çok daha kolaydır.
Eğer belli bir konuda hedefinizde dindar kesimler varsa, onlara Tanrı'dan ve peygamberden söz edip inançları doğrultusunda kolayca kandırabilirsiniz.
Bu amaçla kilise cemaatini kullanmakta
yarar vardır.
Hakimlere ve savcılara dikkat edilecektir.
Belli konularda olumsuz karar verenler bildirilecek, haklarında derhal işlem
yapılması sağlanacaktır.
Onların yargı bağımsızlığı gibi kavramların ardına sığınmasına göz yumulmayacaktır.
Yargı devlet hayatının efendisi değil, Führer'in (Hitler'in) devlet politikalarının hizmetkârıdır.
Gazeteciler önemlidir. Onları ve patronlarını satın almak, devşirmek ve çıkarlarımız doğrultusunda kullanmak için
her şey yapılmalıdır.
Führer'le (Hitler'le) ilgili olarak olumsuz
söz söyleyenleri partimize ve örgütlerimize
isim vererek bildirmek zorunda olduğunuzu unutmayacaksınız."