“Benim hayatımı yargılamadan önce, benim ayakkabılarımdan giy ve benim geçtiğim yollardan, sokaklardan, dağ ve ovalardan geç.
Hüznü, acıyı ve neşeyi tat. Benim geçtiğim semtlerden geç, benim takıldığım taşlara takıl. Yeniden ayağa kalk ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi. Ancak ondan sonra, beni yargılayabilirsin. Geçer dediklerimi geçirdim, biter dediklerimi bitirdim. Nefret ettiklerimi sildim, artık yeter dedim. Geride bıraktıklarım hesap sormaya kalkmasın o yüzden bana. Farkında olduğum için var oldunuz, vazgeçtiğim için bugün yoksunuz...”