Meselâ, Marksizm aile ve devlete hücum ediyordu; tatbikatta
ise bu müesseseleri muhafaza etmektedir. Her tutarlı dinî eğilim,
dünya ile ilgilenmeyi takbih etmiştir, ama gerçekçi insanların pratik ideolojisi sosyal adalet parolalarını kabul ederek daha iyi hayat
şartları için bir mücadele faktörü olmuştur. Marksizm bir dereceye
kadar hürriyeti kabul etmeye, din ise, felsefesine ters olarak kuvvetin faydasını tanımaya mecburdu, vs. vs. Çünkü tecrübe edilmiştir
ki, aklı selimin sınırları içinde davranmak ve aynı zamanda tutarlı
bir felsefeye sadık kalmak mümkün değildir.