Gönderi

Hiçbir şeye sesini çıkarmazdı, ama içinde, sesini çıkarmadığı şeylerin sesi birikirdi. Bir ses kumbarası gibi tıka basa dolardı içi: Söyleyemediği, üzüldüğü, yokluğunu hissettiği, anlayamadığı, yüzleşemediği, kızdığı, alındığı, göstermediği gözyaşlarının sesiyle. Bütün sesler, kim bilir nasıl bir infilakla metal, parlak gülleler olarak ortalığa saçılacakları günü dipte, haince göz kırparak,sinsice beklerdi. Filiz Özdem
·
1 görüntüleme
Efulimcan okurunun profil resmi
Sonra sabır taşı çatlardı ve beklenen son....
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.