Gönderi

وَالْمُؤْمِنُونَ وَالْمُؤْمِنَاتُ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاء بَعْضٍ يَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ وَيُقِيمُونَ الصَّلاَةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَيُطِيعُونَ اللّهَ وَرَسُولَهُ أُوْلَئِكَ سَيَرْحَمُهُمُ اللّهُ إِنَّ اللّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ Vel mu’minûne vel mu’minâtü ba’duhüm evlîyâu ba’din, ye’murûne bil ma’rûfi ve yenhevne anil munkeri ve yukîmûnes salâte ve yu’tûnez zekâte ve yutîûnallâhe ve resûlehu, ulâike se yerhamuhümullâhü, innallâhe azîzun hakîm. 1. ve el mu'minûne: Ve mü'min erkekler 2. ve el mu'minâtu: ve mü'min kadınlar 3. ba'du-hum: onların bir kısmı 4. evlîyâu: velîler, dostlar 5. ba'din (ba'du-hum... ba'din): bir kısmı (birbiriyle) 6. ye'murûne: emrederler 7. bi el ma'rûfi: ma'ruf ile, iyilik ile 8. ve yenhevne : ve nehyederler, yasaklarlar 9. an el munkeri: kötülükten 10. ve yukîmûne es salâte: ve namazı ikâme ederler 11. ve yu'tûne ez zekâte: ve zekâtı verirler 12. ve yutîûne allâhe: ve Allah'a itaat ederler 13. ve resûle-hu: ve onun Resûlü 14. ulâike: işte onlar 15. se yerhamu-hum allâhu: Allah onlara rahmet Edecek 16. inne allâhe: muhakkak Allah 17. azîzun : Azîzdir, Yücedir 18. hakîmun: Hakîm, hüküm ve hikmet Sahibi "Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyiliği tavsiye eder, kötülükten sakındırır, namazı dosdoğru kılar, zekâtı verir, Allah'a ve Resulüne itaat ederler. İşte onlara Allah rahmet Edecektir. Şüphesiz ki Allah'ın Kudreti herşeye Üstündür, Hikmeti ise herşeyi Kuşatır." Tevbe Sûresi 71. Âyet
·
2 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.