"Akşamüstü
Ne tuhaf bir tanım.
'Akşam'ı anlarım,
Ama 'üstü' zarif bir kelime.
Sonbanar yaprakları dökülür.
Gayretsiz bir zarafetle ağır ağır dönerek
Pastel renkleriyle toprak üstüne.
Gözyaşları dökülür,
Kuruyup gitmeden önce yumuşak pırıltılar saçarak
Elmas damlaları misali yanakların üstüne.
Burada akşam şehrin üstüne dökülmüyor.
Yıkmak için vuruyor..."