Biyoloji sahasında ilim, insanın insan olmayıp hayvan olduğu;
hayatın da sonuçta mekanik, yani cansız olduğu hükmüne varmış
bulunmaktadır. Ahlâk biliminde de buna benzer ters bir gidiş vardır.
Akıl, ahlâkın, sadece ince, “aydınlanmış” bir egoizm şekli olduğuna
karar vermiştir. Başka bir deyişle ahlâk, ahlâkın inkârıdır. Psikanaliz
yaratıcılık ile hastalık arasında eşitlik işareti koymuştur, vs. vs... Böylece, İnsanî (tabiatdışı) sahada ilmin faaliyeti bir sürü inkârla neticelenmiştir. Evvelâ zihin Allah’ı inkâr ettikten sonra, aşağıya doğru bir
derecelendirme sistemine uygun olarak insanı ve ondan sonra ha-
yatı da reddetmiş ve nihayet herşeyin mekanizm, oyun ve moleküler
güçlerin karşılıklı harekederi olduğu neticesine varmış... Zihin dünyada kendinden (yani mekanizm ve sebenetice münasebetinden)
başka hiçbir şey keşfedememiştir.