'Bir patika...
Hava soğuk, karlı ve kanlıydı. Bir çocuk ayağı patikanın kenarındaydı. Çocuk çok küçük, daha üç günlüktü. Habersizdi bu dünyanın insanından, savaşından. Bir anne yeni olmuş... Daha sevememiş çocuğunu, daha koklamamış, öpmemiş, görmemiş en ince bir tebessümünü...
...
Bir patika ağaçların arasında ancak sessizliğe uzanmıyor, cesetlerin arasından açılan bir patika da var. Kenarlarında yaşlı ağaçlar yok, kenarlarında kafası delinmiş, ayakları kurşunlu, bebeği parçalanmış insanlar var. İşte Hocalı'dan Ağdam' a Ketik ormanı boyu böyle bir patika uzanıyor. Siz hiç cüret edip o patikaya gidebilir misiniz? '
Sayfa 160 - Cinius Yayınları