Gönderi

KÖŞKÜN içinde bir yabancı gibi yaşıyordu. Sacid'le konuşmuyor, Pervin'e de ancak lüzumlu birşey için üç beş kelime söyleyebiliyordu. Her ümitsiz insan gibi kendinden değil, dışarıdan, hayatın sırasız, tertipsiz, tesadüfi vakalarından, bir tesadüften veya bir talihten imdat bekledi. Gayelerine vasıl olmak için ellerinden gelecek hiçbir şey olmayınca, ne kadar müsbet bir zakâ taşırsa taşısın batıl itikadlara inanmak meylini duyan meyuslar gibi, mevhum vak'alarda kısmetini araştırıyordu.
·
1 görüntüleme
Sorma gitsin