Gönderi

Bugün de 32. Oyunumuzla devam edeceğiz... 'Mehmed Uzun' adlı yazarımızın, sevdiğiniz sözü veya deyimi veyahut şiiri de olabilir. Beraber paylaşalım... İlk söz benden... Mehmet Uzun Diclenin Sürgünleri (Sayfa: 430-431-432) " Dicleyim ben Diclenin sesi Çok uzaklarda, sürgün ülkesinde bir inilti Bir inilti, yabancı bir güneş altında Şavkın altında yabancı yıldızların, yabancı bir ayın. Seni düşünüyor. Sen, çoktandır unuttuğum bir çobanın kavalı Bir atın koşusu, uzaklarda kalmış bir Moğrip rüzgar misali, Dallarını, yapraklarını, tanelerini unuttuğum bir dut ağacı, Kokularına doyamadığım bir reyhan dalı, zambak çiçeği Artık haber alamadığım bir turna sürüsü Sen unutulmuş kaderim Sen yitirilmiş aklım, hafızam Seni düşünüyorum kayboluş ülkesinde Seni düşünüp 'hawar' diye bağırıyorum Hawar, ben, sen, bizler ne çok yorgun Savaşlardan, kavgalardan,matem ve taziyelerden, Yolculuklardan, göçlerden, darbe ve yaralarda. Boynumuzdaki boyundurluk, el ve ayaklarımızdaki zincir, Dilimizdeki kilit, ölümü ruhumuzun Kalu-beladan beri süren esaretten yorgun Kaybolmuş artık çok uzaklarda Dicleyim ben  Diclenin sesi Seni anlatan ses, yalnız ülke, sessiz toprak. Ben yorgun, sen yorgun, biz yorgun Dörtnala kalkan atlar, Kınından çekilmiş kılıçlar Patlayan toplar, gelip geçen ordular, Gökyüzüne ulaşan fermanlar Etrafı esir alan naralar Yanan kasır ve kaleler Kaldırılan talanlar Şimdi hepsi yorgun yüreğinde incecik bir çığlık Sen Nuh Nebi toprağı; dayan Nuh peygamberin sabrıyla  Şefkatli yaratıcının kandilinin ışığıyla Nur kara dumanın ardında, aydınlık gecenin karanlığından sonra Sen insalığın şefkatli kadim toprağı Neler gördün, neler duydun sen ! Gelip geçn kaç padişah, kaç kral, kaç imparator, kaç komutan, kaç paşa... Kaç yangın, kaç tufan, kaç yıldırım Kaç felakete şahitlik yaptın sen Gelip geçtiler tümü Bir sen kaldın! Gideceğim ben, gidecğiz biz. Kalacaksın sen Ey Adem ile Havva'nın uzak toprağı Matemin toprağı, timsali sabır ve metanetin Dicleyim ben  Diclenin sesi Ataların sözüyle mırıldanan söz Melek Tavus'un boynunda bir mercan gibi asılı Ağzından dökülmüş, Adem ile Havva'nın Enoş peygamberin kitabında yazılı, Nuh tufanında güvercinin gagasına tünemiş İnançlı İbrahim'in ruhunda yankı Kurban İshak'ın yüreğinde korku, Cudi'de gemii Urfa'da Halil-i Rahman Ninovada Yunus Nebi, Harran ovasında Eyüp Zagroslarda Zerdüşt, Latişte Müshefa Reş Dicle, Fırat Ben ataların sözü Ben sözü cennetin Cehennemin sözü Ben bütün kök, soy, damar ve yolarda Bütün kadim şehirlerin harabelerinde beyit Süt çocuklarının beşiklerinde ninni Mir çadırlarında nakış, mezar taşlarında satır Bütün rüyalarda ses, Bütün arzularda coşku, Sözüm ben  Söz, Dicle türküsünün sözü Diclenin sesi Onunla birlikte ondan çok uzak ben Rahmet ülkesinin eşiğinde Dicle türküsünün son sözü, Dicleyim ben 
··
19 views
Gül okurunun profil resmi
Şöyle bir çevremize bakalım. Gördüğümüz nedir? Et kafalı askerî diktatörler , askerî diktatörlere taş çıkartan sivil ırkçılar ve bağnazlar, dini bağnazlığı bayrak edinmiş mollalar, dinî kitabı sadece para olan, durmadan yüzümüze gülümseyerek yalan söyleyen politikacılar, bizi kurtarmak iddiasında olup,saf ideallerimizi ve duygularımızı sömürerek, bizi bağnaz bir savunucu, kör bir propagandist hâline getirmek isteyen eğilimler... Ve yasaklar, bitip tükenmez yasaklar. Ve kan, kin, nefret, önyargı, göç, gözyaşı. Ve son karanlık; ölüm. Nar Çiçekleri/126
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
Bütün suç onların 😁. Teşekkürler
Gülşen Birinci okurunun profil resmi
“her şeyi doğuran ilk ana Doğa, sonunda her şeyi koynunda uyutan son ana.” Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi Karanlık Mehmet Uzun
Gülşen Birinci okurunun profil resmi
Okuyorum, duyuyorum. Hayır, hiçbir şey değişmiyor. Kim insanların, devirlerin değiştiğini söylüyorsa yalan söylüyor. Her şey olduğu gibi. Bizim zamanımızda da böyleydi. Kan akıyordu, insanlar ölüyordu, köyler yanıyordu, çığlıklar göğe yükseliyordu. İnsanlar kin ve nefretin içinde boğuluyordu. Aynen bugün olduğu gibi. Mehmet Uzun Aşk gibi Aydınlık ölüm gibi karanlık Sayfa (312)
Gülşen Birinci okurunun profil resmi
Kuşkusuz biliyorum, baskı altındaki çaresiz insan, yanan ağaç kütüğüne benzer, zararı önce kendine verir. Mehmet Uzun
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
Evet. Psikolojisi içten çöker.
Dengesizlady okurunun profil resmi
"Karanlıklar içindeyiz. Üstümüzdeki gökyüzü karanlık, sarnıçlar kurumuş, övündüğümüz dağlar kara bulutların arasında kalmış, köylerde, şehirlerde baykuşlar ötüyor, evlerimize baykuşlar tünemiş, yapayalnızız, insanlarımız bayramı, seyranı, şenliği unutmuş, dünyanın bütün nimetlerinden mahrum kalmış zavallı insanlarımız bizi bekliyor Kevok, biz onların umuduyuz, umudu canımın içi..."
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
#31834420 Ömer Hayyam Dizeleri (Sayfa299) Var mı dünyada günah işlemeyen, söyle: Yaşanır mı hiç günah işlemeden, söyle; Bana kötü deyip kötülük edeceksen, İkimizin arasında ne fark kalır, söyle.
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
Kurmé daré ne darébe dar kurm nabe. (Diclenin Sürgünleri)
Dengesizlady okurunun profil resmi
.. insan sesleri hissetmeli yüreğini seslere açmalı, düşüncelerini seslerle süslemeli ve sesten yeni sesler üretmeyi bilmeli ki unutulmuşların, duyulmamışların sesi olabilsin. Mehmet Uzun
Gülşen Birinci okurunun profil resmi
İnsan belleği ancak bir yere kadar uzanabiliyor. Ondan sonra artık artık herşey karanlık. İthaki Yayınları sayfa - 33 Kader Kuyusu
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
#36874706 Sayfa(13) Kader insandan ve insanlıktan uzak bir yerde, bir hawar çığlığıyla hayatımızı örmeye başladı ve gurbette de gurbet, ülkeden çok uzak bir yerde, gaddar bir hançerin ölüm darbeleriyle aynı hayatımızı yıktı ve şimdi de, nehrimizin kıyılarında, ölüm iniltileri eşliğinde, geri kalanını yok ediyor.
65 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.