Gönderi

352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bu kitabı bulduğunuz yerde alın. Bu kitabı alın ve okuyun. Bu kitap okullarda ders kitabı diye okutulsun. Bu kitabı anne babalar çocuklarına anlatsın. Bu kitap askeriyeye girecek herkese okuması için şart koşulsun. Bu kitap bilinsin, lütfen… 22.baskısı tükenmiş olan kitabı 21.baskısı döneminde almıştım. En azından bir sene kadar önce olduğu için çok hatırlamıyorum ne vesile olmuştu da almıştım bu kitabı bilmiyorum ama aldığım için, okuduğum için, yazdığım için (ve okumanıza vesile olursam da) çok mutluyum ve şükür ediyorum. Büyük bir okuma birikimim yok, okuduğum kitaplar arasında da okuduğuma pişman olduğum sadece bir kitap var galiba. Buraya kadar okuduklarınızla; sen zaten tüm kitapları böyle beğeniyorsun deme ihtimaliniz de yüksek o sebeple. Psikolojik Savaş’ın farkını anlatayım: Sizi en az 10 yıl önce gelecek hakkında uyaran bir kitap. (Uyarmış ya da.) İçerisinde her gün yüzlerce kez maruz kaldığımız ‘savaş’ örneklerini “ben hiç bunu düşünmemiştim” noktasında öğreniyorsunuz. Evet, biz kesinlikle bunları düşünmemiştik. Çünkü biz bu teknolojinin, bu kolaylığın, bu savaşın avuçlarına doğduk ve hiç bunlar olmadan bir hayatın nasıl olduğu ayırdımına varamadık. Öğrenmek için bize harika bir 352 sayfa sunan Nevzat Tarhan’a ne kadar teşekkür etsek azdır. İnsan psikolojisini adım adım her noktadan ele alıp küresel hale getiren kitapta; askeri psikolojik savaş, propaganda ve beyin yıkama, direnme, kültür ve psikolojik savaş, insan ruh halleri (kavga çıkaran kimlikler) başlıkları ve dahaları var. Sizi tatmin etmeyen hiçbir başlık yok. Anlamayacağınız, ne alaka diyeceğiniz hiç ama hiçbir satır yok kitapta. Tarihte yaşanmış örnekleriyle, ülkemizde yaşanmış halleriyle, bizim eksikliklerimizi dile getirmekten asla çekinmeyen çarpıcı üslubu ve ihtiyacımızı açıkça dile getirmesiyle gerçekten harika bir kitap yazmış Tarhan. Özgürlüğe, hakkı savunmaya, duygu eğitimine ve diyaloğa verdiği önemi kitapta sık sık vurguluyor. Zihnimizin derinlerine işlemiş ve hesabını sormadığımız bir çok yanlışı en nazik şekilde fark ettiriyor bize. Duygu eğitimi için diyor ki: “Dekart, ‘Düşünüyorum öyleyse varım’ diyerek duyguları önemsememişti. Zeki ama başarısız, bilgili ama ahlaksız insanların çoğalması, duyguların eğitimini ön plana çıkardı. Duyguların eğitimi şansa bırakılmamalıydı.” (Sayfa 116) Bu verdiğim en basit örneklerden birisi. Tarih ve siyaset arasından harmanlanıp gelmiş bu kitabın size katacak çok şeyi var. Senelerce evvel yazılmış olmasına rağmen, o zamanın sorunlarından bugüne ulaşmış ileri görüşlü bir eser. Kitabın ağır olmasından çekinmeyin, anlaşılmazmış hissi vermesin size. Hepsi ön yargı olabilir sadece. Olağanca duru ve samimi bir kitap. Bulduğunuz ilk fırsatta okumanızı tavsiye ediyorum. Benim için kitabın manşeti olacak kadar çok paragraf var ki, seçmekte çok zorlandım. Ama galiba beni biraz da mahsun bırakan bir alıntıyı sizinle paylaşıp kaçıyorum. “Öte yandan, ABD ve İngiltere menşeli bazı aydınlar, insanlığın yüce değerlerine kavga ile değil uzlaşma ile ulaşılacağını, Sparta modeli yerine Atina modeli olan demokrasinin çözüm olduğunu görmeye başladılar. Batı böyle felsefi bir anlayış içerisinde iken Müslüman dünya ortaya bir model çıkaramadı. Arap yarımadasındaki, Mısır ve Pers İmparatorluğundaki Pagan kültürü yok eden; savaş; kan dökme ve ırkçılık yerine barış, uzlaşma ve yardımlaşmayı getiren İslam dini, bu zamanın Müslümanları tarafından yeterince ifade edilemedi. Böylece ‘özgürlük, sevgi, merhamet, uzlaşmacılık’ gibi semavi mesajlardan alınan değerleri Batı kendisine mal etti.” (Sayfa 275)
Psikolojik Savaş
Psikolojik SavaşNevzat Tarhan · Timaş Yayınları · 2021556 okunma
··
50 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.