Din'ce değil Düşünce'ce
Geçen bi ayet takıldı gözüme(Müşriklerin katı tutumlarına binaen nazil olmuştur): " ... çünkü kör olan onların gözleri değildir, fakat gerçekte göğüs boşluklarındaki kalpleri kördür, duyarsızdır.(fi Zilâl'il Kur'an, Seyyid Kutup, Hacc 46).
Düşün dur düşür dur birşeyler çağrıştırdı bu cümle bana. Bir yerde eminim gördüm, bildim, okudum bunu fakat nerde? Biraz daha düşünedurayım meşhur 'Küçük prens' kitabıntan alıntılar görmeye başladım yine orda burda. Hahh dedim bastın Softa kaldır ayağını. Bu şey değil mi ya dedim.. Şey. Açtım çokça altını çizdiğim kendi güccük pirensimi. "EN İYİ YÜREĞİYLE GÖRÜR İNSAN. GÖZLER ASIL GÖRMESİ GEREKENİ GÖREMEZ" (sevgili küçük prens hayranlarının gözleri bu cümleyle parlamıştır eminim onlar iyi bilirler bu yüzden sayfa nosu dahi yazmayı gerek görmüyorum😊)
İçim cız etmedi mi sandınız. Sobanın üzerinde ki kestaneler gibi etti hemde. Görüp görebileceğiniz her yer de bu söz paylaşılıp ululaştırılıyor "waaaww ne kadar anlamlı, hiç böylesine etkileyici söz duymadım yahh" deniyorken ayet neden yerlere göklere çıkarılmıyor, paylaşılmıyor, onu geçtim belki okurken gözümüze dahi takılmıyor.
Neden Kur'an kült eser -dindaşlarım kızmasın eser demekte yanlışlık yoktur. bkz TDK: eser emek sonucu ortaya konan ürün, yapıt- olmuyorken gözümüzde üç beş satırlık kitaplar yüceleştiriliyor?
Keza bu mesele her alanımız da var. Nietzsche: "kaya gibi sağlam sözüm var; Neysen o ol" diyince felsefe. Mevlana "Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol" diyince tasavvuf oluyor(bu arada mevlana bu zatı muhteremden önce yaşamıştır. Heralde kendileri çalıntı değil alıntı(!) yapmış olacak. E tabi o zamanlar daha intihal yok😊).
Neyse sözün özü, özümüzde nice cevherler var. Fakat biz onların ışıltısından gözlerimiz kamaşınca yolu görmüyor, anlam veremiyor; bu defada başka yollara sapıp göz yormayan şeylere takılıyoruz.. Vesselam..
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.