Gönderi

Seviyorum bu dili.
İşte böyle , birdenbire oldu . İki kilo istavrite bir yetmişlik dönemi, deftere yaz be ciğerim, alırsın sonra, elleşme, bu gece şuracıkta kıvrılıp uyuyacağım babako, sahi, bi yirmiliğin varsa atsana paşam dönemi bitiyordu. Evet, kalemizdi burası, sığınmalar burada, avunmalar, tutunmalar, sabahlamalar...Biz berbat herifler mekânımız kapanınca, boşluğa düşüp kaybolacak tık elbet ya da dağılacaktık, kesin. Öyle cakalı uydurukçular da değildik, dehşetengiz senaryolar yazamıyorduk, parlak laflar bulamıyor, zamanın ruhuna ayak uyduramıyorduk. Şu kire batmış barınaktan başka bir yer kabul etmezdi tekimizi bile. Kimimiz yeniden bataklığına saplanacaktı. O gece gelen kimdi, diye sormadım artık Tabut'a. Hesabın neresinde yanliş yaptın, demedim. "Senin de yolun açık olsun" dedim usulca. Kadehin di- binde kalanı, devetabaninin toprağına döküp geceye çıktım. Köprü issızdı. Yarin, diye mırıldandım, öyle bel bel baksa da suratıma,yarın gider anlatırım Kaptan'a. Aramıza hos geldin...
··
435 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.