Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.17
Öne Çıkan Yorum
"Dünya kötülüğü körüklemek için doğmuş bir avuç soytarı tarafından yönetiliyor. Tek istedikleri pastanın büyük dilimini değil tamamını almak. Ve korkarımki bunda başarılı oldular. Nefret tüm dünyada revaçta, sokaktaki insanların yüzlerine bakın, bankalardaki, iş merkezlerindeki, esnaf lokantalarındaki, okul önlerindeki bütün bakışlar samimiyetten çok çok uzak. Nefret neslimizi tüketiyor. "
Kesinlikle öyle. İmzamı atarım.
Dünya emperyalizmin peçnesinde yaşıyor. Güç odakları her zaman bir tarafa gözünü kapatıp, diğer bir tarafa gözünü açıyor. Bir tarafa el uzatırken, diğer taraftan elini çekiyor. Genellikle kendi yaptıkları pisliği, kahramanlık diye yutturuyorlar.
Eline sağlık bu güzel inceleme için. Bildiğin üzere zaten yakında Glenn okuyacağım. İnceleme çok anlamlı oldu. Yazarı tanımayanlar, okuma listesine eklesinler derim.
Bu yorum görüntülenemiyor
Serebrenitsa, dünya katliamı görüp sustu. Söylenecek o kadar şey var ki, kelimeler yetmez acıyı anlatmaya.
Tarih boyunca katledilen halklar ölen insanlar ve hiç bir şey olmamış gibi hayatına devam eden bizler.
Serebrenitsa da insanlar her gün yeni mezarlar buluyor, çünkü orada sistemli bir katliam yapıldı. Önce insanlar toplu mezarlara gömüldü, sonra katliam ispatlanamasın diye çıkarılıp başka yerlere gömüldü.
Bosnanlılar mavi kelebeğin peşinde isimli bir yazı okumuştum. Toplu mezarların olduğu toprak zenginleştikçe orada büyüyen çiçekleri yiyen kelebekler çoğalmaya başlamış ve bundan şüphe duyulunca bölgeler araştırılmış, toplu mezarlara ulaşılmış. Her gün yeni cenazelerin geldiğini düşünmek içimi sızlatıyor. Söyleyebileceğim hiç bir şey yok aslında, ağıtlar kulaklarımda çınlıyor zaten. Düşündükçe kendimden utanıyorum sadece bu geliyor elimden. inceleme için teşekkür ederim en kısa zamanda okumaya çalışıcam...
Yorumunuz için teşekkür ederim, mutlaka okuyun. Bahsettiğiniz hikayeyi bilmiyordum ama çok acı, çok zor. Tekrarlanmasını istemeyeceğimiz kadar büyük bir vahşet.
Elinize sağlık Ayşe hanım. Kalbinizden gelen dayanılmaz acıyla yaptığınız ve duygularınızın belkide sadece bir kısmını anlatabildiğiniz harika bir inceleme olmuş. İncelemeyi okuduğumda o günlere gittim. Bizim kuşağın büyük bir kısmı ve ben , o acı günleri her akşam o dönemin gerçek haber kanallarından biri olan atv haber'in ( bu sözüm sadece o dönem için geçerli ) karşısına geçerek takip ederdik . O savaş ortamından haber vermek için orada , o ortamda canını tehlikeye atarak yaşayan Şerif Turgut isimli gazeteciyle kurulan telefon bağlantısından günlük haberleri alarak yaşananları işitmeye çalışırdık. Ama katliamların sadece yüzde birinden haberdar olabilirdik ancak. Her gün o acı haberleri aldıkça bir şey yapamamanın ezikliği içinde kahrolurduk. Yardıma gitmemiz imkansızdı. Camilerde Bosnalı kardeşlerimize gönderilmek üzere para toplanırdı. Herkes büyük özveriyle ve gayretle çoluğunun çocuğunun rızkını bağış olarak verirdi ki , bu yardımlar onlara bir an önce ulaşsın ve o kardeşlerimiz kendilerini savunsunlar, aç kalmasınlar, silahsız kalmasınlar diye. Ama daha sonra anlaşıldı ki maalesef bu toplanan yardımlar da , yardıma muhtaç olan Bosnalı kardeşlerimize gönderilmeyip, para toplama işini organize eden bir siyasi parti tarafından vicdansızca iç edilmişti. Bunun da davası yıllarca sürdü. o günleri yaşayanlar bunları çok iyi bilir. Onun için Bosna,, hepimizin içinde kanayan bir yaradır.
Glenn Mead'e gelince , yazarın bugüne kadar hiçbir kitabını okumadım. Fakat ''Kar Kurdu'' isimli kitabını kısa bir süre önce okumak için aldım ve sırasını bekliyor. Sizin bu incelemeniz üzerine onun okunma sırasını öne almaya karar verdim. Bu kitabı okurken yaptığınız alıntıları ilgiyle takip ettim. Dolayısıyla kitabın büyük bir oranda gerçekleri yansıttığı izlenimini edindim. İncelemenizi de okuduktan sonra ''Son Tanık '' isimli kitap da listeme dahil oldu. Tekrar tekrar ellerinize, kaleminize, yüreğinize sağlık diyorum. Selamlar.
Çok teşekkür ederim Mehmet Bey, kitabın beni gerçekten sarstığını itiraf etmeliyim. Katliam ben henüz 7 yaşındayken gerçekleştiği için o günleri sadece okuduklarından, izlediklerimden tahayyül ediyorum. Seneler geçti hâlâ her gün televizyonlarda insanların savaşlar yüzünden ölümlerine tanıklık ediyoruz, hiç ders almıyoruz ve maalesef insanlığın sonunu hazırlıyoruz.
Glenn Meade çok özel bir yazar, Türü polisiye olmasına rağmen, tarihi konuları işliyor bu da kitaplarını bana göre muntazam kılıyor. Seveceğinizi düşünüyorum, Son Tanık gerçek bir hikayeden uyarlamaymış kitabın sonunda bahsediyor. Ben kurgu zannediyordum, hikayenin gerçek olduğunu öğrendiğimde çok daha fazla üzüldüm. Doldum, taştım karaladım içimden geçenleri. Tekrar teşekkür ediyorum.
Bosna Katliamı yaşanırken çok küçüktüm, televizyonlarda bir şeyler görüyor haliyle üzüldüm kadar korkuyordum da, hiç unutmam çocuk aklı işte İstanbul Yenibosna'ya giderken korkumdan ağlamıştım hatta da misafirlikte "Anne Bosna yıkıldığı için mi burayı yeni yaptılar" diye sormuş herkesin de anlamsız gülüşüyle karşılamaştım, tabii o zaman ki bana göre.
Meade'i uzun senelerdir takip ediyorum, Kar Kurdu efsanesini de 2006'nın başlarında okumuş, etkisinden de haliyle kolay kolay kurtulamayıp çok kısa sürede diğer kitaplarını okumuştum. Brandenburg ve Sakkara'nın Kumları da muazzam kitaplar, özellikle Kar Kurdu benzeri olduğu için Sakkara'nın Kumları. 8. Gün de gerçeğe çok yakın olduğu için ABD'de yasaklanmış bir kitap. Sonralarda ise Meade duraklama dönemine girdi, uzun seneler roman çıkaramadı Şeytanın Müridi ve İkinci Mesih romanlarını çıkardı, bunların arasında da uzun seneler var; bu kitaptan sonra anladım ki Meade duraklama döneminden sonra gerileme devrine de girmiş. Çok kötüydü en azından benim için, kendi içlerinde belki güzel kitaplardır ama Meade için ve benim gibi Meade fanatiği için gerçekten çok kötülerdi. Ne olduysa işte Romanov Komplosu'dan sonra oldu ve Meade geri döndü. Okumanı kesinlikle tavsiye ederim. Yine Rusya'da ve yine Kar Kurdu havasında.
Son Tanık da okurken ağladığım tek kitaptır, yaşları akıtmıştır gerçekten, işin kötü tarafı da uzun yol otobüs yolculuğunda olmuştu. Çevirmen Ali Cevat Akkoyunlu sanırım sadece bir tane kitabını çevirmedi ve dediğin gibi tamamen özdeşleştiler artık, hatta o kadar özdeşleştiler ki Akkoyunlu'nun tamamen Meade kopyası olan 
Hedef İblis adında olan kötü bir romanı da mevcut.
Meade'le bu kadar geç tanıştığım için üzgünüm. Ağustosta okudum sanırım Kar Kurdu'nu sonra Sakkara'nın Kumları ve en son Son Tanık, muhtemelen bütün kitaplarını okuyacağım. Kendisi gerçekten üst düzey araştırmacı bir romancı. 8. Gün'ün ABD'de yasaklanmış olduğunu bilmiyordum ama söz konusu Meade'se doğrudur. Çok teşekkür ederim Uğur yorumun için, umarım bu kötü günlerin daha da kötülerini yaşamayız.
İnsanı insan yapan farklı niteliklere sahip olması iken bunu göremeyip nefret söylemleriyle "sen benden değilsin" anlayışıyla hep birbirimize saldırma anlayışındayız maalesef. Masum değiliz hiç birimiz, sadece bu tür katliamı yapanlar ve buna göz yumanlar değil, herkes suçlu. Belki küçüktük biz bu olayları yaşarken anlamadık o zaman ama şu an her sene bir tek 11 Temmuz da bu katliamı anmak gibi ikiyüzlülük yaptığımız,birilerinin acısından prim yaptığımız için suçluyuz! Oysa ki bazılarının hiç kapanmayan yarası bu yaşananlar, hala birilerine her gün 11 Temmuz, acısı dinmedi ve dinmeyecek.
Yaşayan insanlar var bu acıyı ve biz okumaya bile dayanamıyoruz.. Elinize sağlık.
Kesinlikle, kitabı okumaya başladığımdan beri boğazımda bir düğümle yaşıyorum ama bu sadece kitabı okuduğum için etkilenmiş olduğumdan dolayı, oysa ki bu tarz insanlık dramlarını tekrarlanmaması için her birimizin her sabah amentü gibi hatırlaması gerekir. Ama maalesef yapamıyoruz. Teşekkür ederim, sağolun.
Muhteşem... Bugün bir haber dinledim, İngiliz Bilim Adamları "uzaktan ameliyat" teknolojisi için çalışıyorlarmış... Neden? savaş cephelerinde yaralananları uzaktan ameliyat edebilmek için... Dünya son hızla savaş üretmeye devam ediyor... Bilim adamları dahil herkes savaş için çalışıyor... Birleşmiş yılanlar!
Bilim ve teknoloji maalesef bazılarının ellerinde bu kadar korkunç bir silaha dönüşebiliyor. Teşekkür ederim.
İncelemeniz çok güzel Ayşe,elinize yüreğinize sağlık...
Dünyada topraklar,bayraklar değil de insanlar önemli olduğu zaman,dünya yaşanılır bir yer olacak...
Rachel Corrie'nin annesine söylediği bir söz geldi aklıma"neden oradasın diyen annesine"siz neden burada değilsiniz anne!!! demişti.Bu sözden çok etkilenmiştim...
Ah Rachel, o son bir fotoğrafı var buldozer'in Rachel'i ezmesinden bir kaç dakika önce hiç gözümün önünden gitmiyor. Dilerim bu kötülükleri yapanlar, bunca insanı acımadan öldürenler bu dünyada aynılarını bulur. Teşekkür ederim, sağolun.
