"Parmak uçlarıma basarak sessizce uzaklaştım. Çocukların saatle neden fazlaca ilgilenmediklerini şimdi anlıyorum. Onlar saate bakmıyordu ki yemeğime bakıyorlardı... Uzaklaşırken, yandaki dikiz aynasından geriye baktım. Vahit üç oğluyla birlikte, kamyonun kaldırdığı toz bulutunun içinde duruyordu. Birden aklıma bir şey geldi: Bir başka dünya olsaydı, bu çocuklar kamyonun arkasından koşamayacak kadar aç olmazlardı."