Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nasıl başlasam Sadık Hidayet'i anlatmaya bilmiyorum. Bu mümkün mü, ondan da emin değilim ancak bir şeyler söylemeden de geçersem içim rahat etmeyecek. İran'ın Avrupai anlamda ilk modern öykücüsü Hidayet. 1903 yılında geldiği dünya, onun gençleştiren, büyüten zamanlarda tam bir savaş meydanına dönüyor. O zamanın görece aristokrat bir ailesine mensup olduğundan Avrupa'ya gidiyor mühendislik okumaya, okulunu bitirmeden dile ve edebiyata olan ilgisinin daha kuvvetli olduğuna yarar verip bırakıyor yarıda. Edebiyatla iyice haşır neşir oluyor bu dönemde; öyküler yazmaya, dergiler yayımlamaya başlıyor çevresiyle. Zamanı geldi Tahran'a döndü, zamanı geldi Hindistan'a gitti. Sanskritçe'yi ve Buda'yı öğrendi. Memurluk ve tercümanlık yaptı. Doğu'nun Camus'ü dediler ona. Camus gibi Hidayet de azıcık roman yazdı. Bir sürü de öykü bıraktı kendinden geriye. Sonra 1951'in nisan ayında kıydı canına. Paris'te yaşamaya başladığı bunalımların sonuncusundan kendini havagazına boğarak kurtuldu. Ben, Kör Baykuş'un kısa ve buhranlı, keskin ve ağır atmosferiyle girdim Hidayet'in hayal dünyasına. Cesur ve gerçeklikle bir cambaz gibi oynayan bir romandı. Daha ilk satırlarıyla zaten melankoliye yatkın iç dünyamı direkt çekmişti kendine. Ancak Hacı Aga'yla anladım ki, bu kitap onun kalemini tanımak için daha doğru, daha yerinde bir seçim olurmuş. Zamanı daha lineer, anlattıkları daha reel bu kitapta. Hidayet, Hacı Aga'da "şark kurnazı"denilen stereotipi çok yerinde bir hicivle, en kaba tabiriyle, dövüyor sözleriyle. Bir günde geçiyor 100 sayfa. Ve Hacı Aga'nın geleni gideni bitmek bilmiyor bir türlü, bir de fıtık derdi var ki aman aman. Dediğim gibi bir olay da yok, taşlığında taşlığında geçiyor Aga'nın her şey. Oda tiyatrosu tadında. Yazar eleştirdiği zihniyeti siyasete de bulaşan Aga'nın üzerinden, zihniyete ilişkin yakarışlarını da gerek olay örgüsü üzerinden -ki aslında bir olay da yok, diyalog diyelim bu yüzden- gerekse gelen misafirler aracılığıyla dillendiriyor. Şimdiye dek okuduğum en radikal hicivlerden, pat pat söylüyor, söyletiyor her şeyi Hidayet. Hele kitabın ikinci yarısında artık tüm sayfayı çizmeye başlamıştım. İşin kötü yanı 60-70 yıl öncesinin İran'ı için söylenmiş sözlerin canlılığı. Ona başlamak için çok doğru bir kitap benim nezdimde ancak henüz öykülerini okumadım ben de. Canım Hidayet.
Hacı Aga
Hacı AgaSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20172,202 okunma
··
42 görüntüleme
Murat Ç okurunun profil resmi
Öncelikle Sadık Hidayet okumamış olanlar için kısa ve öz bilgi vermeniz yazarı tanımayanlar açısından yararlı olmuş. Ben
Kör Baykuş
Kör Baykuş
okuyarak başladım Sadık Hidayet okumaya. Benim adıma yanlış seçimdi. Çünkü Kör Baykuş her okurun adapte olabileceği bir kitap değil. Ve beni benden aldı kitap. Fırlatıp atasım gelmişti. :)) Daha sonra çizim yapılan edisyonunu aldım ama onu daha okuyamadım. Farklı bir hava yakalarım demiştim ve aklımda sevmediğim kitap olarak kalmasın istedim. :) İkinci şansı
Hacı Aga
Hacı Aga
ya verdim ve iyi ki vermişim. Uzunca bir inceleme yazmıştım. Hacı Aga bugünün canlı örneği aslında. Geçmişin izlerini taşısa da, bugünden faydalanıp, yarına uzanıyor. Hacı Agalar biter gibi de durmuyor... Daha sonra
Diri Gömülen
Diri Gömülen
ile devam ettim. Kitaba adını veren Diri Gömülen öyküsü insanı alıyor, karanlığın içine hapsedip, karamsarlığın dağlarında gezdiriyor. Başladığı gibi de vurucu bitiyor. Kitapta ki diğer öyküler aynı tadı pek vermiyor. İnceleme için teşekkür ederim. Elinize sağlık. Sadık Hidayet serüveninize devam etmeniz dileğiyle. :)
seray soysal ️ okurunun profil resmi
Vakit ayırıp okuduğunuz ve çok değerli yorumunuzu esirgemediğiniz için teşekkürler. Hakkınız var, Kör Baykuş benim için de oldukça zorlayıcı bir okuma deneyimi olmuştu. Hem sevmiş hem nefret etmiştim okurken kitaptan. Şimdi yavaş yavaş öykülerine de başlayacağım. Aylak Köpek de en merak ettiklerim arasında ancak gerek yorumunuzla gerek isminin cezbediciliğiyle Diri Gömülen'i de onun yanına çekip okumak için sabırsızlanıyorum. Sonra da geri kalanı tabii... İyi okumalar (:
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.