"Hayatın gerçekleri, hayatın gerçekleri, deyip duruyordu insanlar. Burnu sürtülmüş, boyunun ölçüsünü almış, kendinden caymış, çabuk pes etmiş, tırsıp kaçmış bir sürü insan, tamamı bir yenilgiye dönüşmüş olan hayatlarını böyle açıklıyorlardı. Hayatın gerçeği diye bir şey olmadığını, her hayatın farklı farklı gerçekleri olduğunu anladın."