BENi SOR
Eserse aklına bir gün
Uğrayıver bir kitapçıya
Hep susardın ya hani
Lal olurdu dillerin
Yalın sığdı gözlerin
Laflardı gözlerin hani
Sor beni...
Hani suskun gözlerinle
Sevişin vardı ya öylesi
İşte öylece gir sere serpe
Sor beni, bakın raflara tekrar tekrar
Usanmadan bıkmadan yine...
Sor beni!!
Mazilere sor beni...
Sakın göz dimağın yenilenmesin
Göz kıvrımında donmuş olmayasın
Kirpiklerinde yaş kalmasın ha sakın!
Gamzelerinde gülücüklerle
Hasretle beni sor.... Sor beni!!
Sor beni!!!
Şiirlerim olacak araflar da
Romanların dizilidir bir köşede
Sakın duygu sarmalında boğulma
Utkun tutulacak hecelerken beni
Biliyorum afakanların basacak
Avuçlarınla tasalanma kuytularda
Sızlanma bir yerlerde sedasızca
Sen açtın o kapıyı sonuna kadar
Fakat sen kapattın...
O kapıyı açılmamacasına
Dikenlidir benim haralarım demiştim
Taşlıdır benim yollarım demiştim
Cepken duruşumda cepsizdim
Parasızım pulsuzum demiştim...
Şimdi söylerim sana...
Sakın almamazlık yapma kitabımı!
Çünkü şiirim romanımın öznesisin
Kasvet gecelerimi bulacaksın
Noktalarda virgüllerde sen varsın sen sen..
Sen varsın betimlerin temalarında
Sen vardın, her iklimde doğarken
Belki yeniden doğacaksın alaca şafağında
Bir milat olacaksın kim bilir?
Belki yeniden doğup dirileceksin
Kelebek kanadında suretin var bak gör
Kuşların kanadında ara beni...
Papatyanın her tacında be göreceksin
Gelinciğin renginde ara, kan kırmızılığında
Yıldızlara sor beni..
Kumrunun delişmenliğinde
Ayazlı gecelerinde gecelerime sor beni...
Sakın unutma beni unutma sevdiğim unutma
Unutma..
Ramazan Sevgili