Güzellik büyüdür. Elin kolun bağlanmış, ayakların oracığa çivilenmiş gibi öylece seyretmekten başka elinden hiçbir şey gelmez. Fotoğrafını çeksen de, sadece yüzeyinin kopyasını çıkarmak gibi bir şey olur bu, güzelliğin içine giremezsin. Onunla tek vücut olamazsın. Bunun farkına varıp kımıldayamayacak hale geldiğinde, ben ile güzellik şeklindeki ikili karşıtlığa, başka bir kişinin dahil olma ihtimali belirdiği anda, sahip olma arzusu aklını başından almaya başlar. Ona her gün bakmak istersin. Yatıp kalkıp onu yanında bulmayı arzularsın. Kendi mülkün yapmak istersin. Kendi mahremiyet alanına götürme tutkusu kaplar yüreğini.