Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

154 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Hikayenin sonunda Wilhelm Reich ‘‘küçük adam’’a sorar: Anlatabildik mi?
Kitabı bitirince nedense kafamda Müslüm Gürses’in bu sözü canlandı. drive.google.com/file/d/1nLqHOiA... Anlatabildik mi ‘‘küçük adam’’, hikayeyi? Bu arada, unutmadan, Spoilersiz İncelemem Yoktur :)) Bir roman değildi okuduğum, bir hikaye değildi, edebi bir eser hiç değildi. 1946 yılında Wilhelm Reich tarafından Orgon Enstitüsü için kaleme alınan bir belge, bir söylevdi. Yayımlanması ise hiç düşünülmemişti. 1947 yılında Orgon Enstitüsü’nü yok etme çalışmaları baş gösterince bu söylevin de tarihsel bir belge niteliğinde yayımlanmasına karar verildi. Peki kimdi bu Wilhelm Reich? Yahudi asıllı bir aileden gelen hekim ve psikanalistti. Üniversite öğrencisi iken katıldığı bir çalışma neticesinde psikanalize ilgi duydu, Freud’un öğrencisi oldu. Üniversiteyi bitirdikten sonra psikanaliz alanında çalışmalarını sürdürdü, cinselliği konu alan eserler meydana getirdi. Freud’un libido kuramını hem bir siyasal-toplumsal çerçeve içine oturtmayı hem de biyoloji ile bağıtlandırmayı amaçladı. Bu amacın siyasi ayağını gerçekleştirmek içinse Avusturya komünist partisine girdi. Hitler iktidara geçtiğinde ise önce Viyana’ya sonra Danimarka’ya kaçmak zorunda kaldı. * Hayatının burdan sonraki kısmı pek de kolay geçmedi, bazı siyasi nedenlerden dolayı birçok şehir değiştirdi. Yolu ABD’ye kadar gitti. Belki de burası Wilhelm Reich’in kovulacağı ‘‘dokuzuncu köy’’dü. Burda bir düşünce ortaya attı Reich. Canlılardaki yaşam enerjisinin o güne dek bilinmeyen, biyolojik-fiziksel etkileri olan bir elektrik enerjisi olduğunu ileri sürdü ve buna ‘‘orgon’’ ismini verdi. Ardından 1942’de Orgon Enstitüsü kuruldu. * 1947’de yayımlanan ve Reich’in enstitüsünü bilimsel dolandırıcılıkla suçlayan bir makalenin ardından Reich ve Orgon Enstitüsü için suçlamalarla ve karalamalarla dolu gerilimli bir dönem başladı ve olaylar Reich’in yargılanmak istenmesine kadar gitti. Yapılan soruşturmalar neticesinde 1954’te dava açılmasına karar verildiğinde Reich (bence inanılmaz derecede haklı bir gerekçeyle) mahkemeye gitmedi. Ona göre bilimsel sorunlar üzerine bir hukuk kurumu karar veremezdi, hazırlanan iddianame de mahkemenin doğa bilimleri konusunda bilgisizliğini ortaya koyuyordu. * Mahkemeden çıkan karar Reich’in hapse girmesi, tüm orgon aygıtlarının yok edilmesi, Reich ve arkadaşlarının tüm kitaplarının yakılmasıydı. 26 Ağustos 1956’da New York’ta ALTI ton kitap yakıldı. Temyiz mahkemesinden de bir sonuç çıkmayınca Reich hapse girmek zorunda kaldı. Ve Lewisburg cezaevinde öldü. * Şimdi ben Wilhelm Reich, Orgon Enstitüsü hatta Dinle Küçük Adam hakkında internetteki birçok yerden bulabileceğiniz bu teknik ve kimine göre oldukça sıkıcı bilgileri neden verdim, neden kitabın bana hissettirdikleri ile başlamayı tercih etmedim? Çünkü bana kalırsa kitapta anlatılan birçok şey buradaki bilgilerin öğrenilmesiyle anlam kazanıyor. Nasıl mı? Anlatacağım. Dinle Küçük Adam sayfalar boyunca‘‘küçük adam’’ olarak adlandırılan kişiye ve bu kişinin nezdinde tüm insanlığa yöneltilen bir sesleniştir. Bu seslenişteki sesin sahibi ise küçük adamın yanılgısının farkında olan, ömrünü onu bu yanılgıdan döndürmeye adamış ‘‘büyük adam’’dır. Kitapta bir de ‘‘küçük büyük adamlar’’ geçer ki bunlar küçük adamı ezen, sömüren, onun gerçekleri fark etmesini engelleyen ve kendilerinin ‘‘büyük’’ olduğunu iddia eden adamlardır. Küçük adam, kendi potansiyelinin farkında olmayan, kendine ait bir düşüncesi olabileceğini düşünemeyen, gazetelerden okuduklarını kitaplarda okuduğu ya da araştırarak elde ettiği bilgilere yeğ tutan, az bilen ancak çok inanan, komşusunun kapısını gözetleyip ahlak bekçiliği yapan, iradesini bütünüyle kendini koyun gibi güdecek politikacılara bırakan, kendisine söylenen sözün veya yapılan bir bilimsel çalışmanın ‘‘yaşa!, varol!’’ diye yücelttiği Führerlerine en ufak bir toz kondurması durumunda polise ya da savcıya koşan, hiçbir zaman gerçek manada sevmeyen tüm insanlardır. Ve büyük adam kitap boyunca tüm bunları küçük adamın yüzüne tek tek söyler. Çünkü Büyük adam, küçük adamın içinde bulunduğu bu durumun farkındadır. Onun uyanmasını istemektedir, zaten kitap boyunca küçük adamın tepesine tepesine indirdiği balyoz gibi sözler buradan kaynaklanmaktadır. Büyük adam ömrü boyunca laboratuvarlara kapanıp küçük adamın hastalıklarına iyi gelecek çözümler üretir, yalnız bir kesim için değil tüm evren için alın teri döker, çalışmaları siyasi otoritelerin fikirleri ile ters düşünce de aşağılanır, yargılanır, yaftalanır, tıpkı Wilhelm Reich gibi. Üstelik büyük adamı bu zorluklara sürükleyen de çoğu zaman uğrunda bu kadar uğraştığı küçük adamdır. Büyük adamın seslenişinde kitap boyunca yoğun şekilde hissedilen bir öfke vardır. Okuyucuya başta iyi gelen, ona bazı şeyleri fark ettiren, ‘‘adam haklı abi’’ dedirten bu öfke sayfalar ilerledikçe can sıkmaya başlar. Çünkü bir yerden sonra konu bizim ‘‘küçük adam’’ olduğumuz noktalara gelir. Küçük adamın tepesine inen balyozları kendi tepemizde hissederiz. Büyük adam, küçük adama çok kızmasına rağmen onun iyileşeceğinden ümitlidir. Ona göre küçük adamı bütün bunlara sürükleyen yine küçük adamın kendisidir, kendindeki gücü fark ettikten sonra her şey düzelecektir. İtiraz da edecektir, sesini de yükseltecektir, hakkını da arayacaktır. Önce küçük adamın kim olduğunu anlatmakla başlayıp daha sonra onun yaptığı yanlışları tek tek yüzüne vuran büyük adam kitabın sonunda küçük adama olan inancını dile getirir. Ve ‘‘bir umudum sende, anlıyor musun’’ minvalinde şöyle seslenir küçük adama: Sen büyüksün, küçük adam, yalnız kendi işini sevgiyle yaptığın, kendini mimariye, yontuya, resme, tarla ekimine coşkuyla verdiğin zaman; sen büyüksün, ama mavi gökten, geyikten, şebnemden, müzikten ve danstan zevk aldığın zaman; büyümekte olan çocuklarına, karının ya da kocanın vücuduna hayranlıkla baktığında; yıldızları incelemek için gözlemevine gittiğinde, diğer kadın ya da erkeklerin yaşam üzerine yazdıklarını okumak için kitaplığa gittiğinde sen büyüksün. (#41165457) Bir kez daha okumamı gerektirecek kitaplardan biriydi. En kısa zamanda... Bir de Allah rızası için çevirilerinin iyi olması ile meşhur yayınevlerinden biri şu kitabı yayınlasın da, ikinci okuma bari içimize sinsin. Bu da okuyarak bu satıra kadar gelmiş sana ufak bir hediyemdir: youtube.com/watch?v=e0FMoeU... İncelem içerisinde sonunda (*) bulanan yerlerdeki bilgileri şurdan aldım: filozof.net/Turkce/filozof-...
Dinle Küçük Adam
Dinle Küçük AdamWilhelm Reich · Doruk Yayınları · 201613bin okunma
··
20 görüntüleme
•••MERVE••• okurunun profil resmi
İncelem içerisinde sonunda (*) bulanan yerlerdeki bilgileri şurdan aldım: filozof.net/...all=1&limits...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.