Apolitiğim.Lise 1.sınıfa başladığım ilk gün Öğretmenlerle tanışma faslının tam arasında sınıfa aniden okul müdürü girdi.Şuan nasıl bilmiyorum ama bizim zamanımızda (95-99) eğitim öğretim yılında üniversitelere solcular,liselere ise sağcılar hakimdi.Müdürümüz eline kalemi alıp tahtaya şunları yazdı , ''Siyaset=Yalan,Siyasetçi=Yalancı'' Okulunda herhangi bir siyasi olay istemediğinden midir yoksa gerçekten bu iğrenç oyuna gençlerin bulaşmasını istemediğinden midir bilemiyorum ama o an beni çok etkilemişti.Zaten hayatım boyunca da aktif bir holigan olarak siyasetle asla ilgilenmedim.Ancak geçmiş siyasi tarihimizde Yakışıklı abimiz Tarık Akan'ın gelecek neslillere ibret-i alem olsun diye yazılan bir çok siyasi yazılı ve görsel belgeleri takip etmeye çalıştım.Takip ederken de iyi ki dedim,iyi ki bu pisliğe bulaşmamışım.Solcular tarafından ciğerine bisiklet pompasıyla hava basılıp vahşice katledilen sağcı gençleri de gördüm,okudum,sağcılar tarafından 47 adet mermiyle öldürülen solcuları da gördüm,okudum.Ve her iki tarafın da Devlet babaları tarafından yaşlarının büyütülüp asıldıklarını gördüm.Taraf olanlara göre kimileri hain,kimileri kahraman.Bana göre kocaman bir ziyan.
Tarık Akan sağ görüşlü bir insan olsaydı da bu yaşadıklarını yaşacaktı.Bu ülkede siyasete bulaşmanın bedelidir bu.Tarık Akan,o dönem siyasete bulaşmış olan herkesin bir aynasıdır bu kitapta.İster sağcı olsun,ister solcu olsun.Görüşler farklı olsa da,akibet aynı.Baskıyla,korkuyla,zulümle yalaka bir siyasi güruh oluşturdular yıllar içerisinde.Biraz kişilik sahibi olan ama bulaşmak istemeyen gençleri de apolitik yaptılar.Dünyada karşılığı nedir bilemem ama bu ülkede gerçekten ''Siyaset=Yalan,Siyasetçi=Yalancı'' o kadar.