Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

77 syf.
·
Puan vermedi
Cevaplar arıyorum..
‘’İnsanlık Onuru İşkenceyi Yenecek” tüm direnişçiler in kullandığı en bilinen en yaygın slogandır, duymayanınız yoktur. Bu konuya incelemenin sonunda değinmek istiyorum. Kitabın okuru oldukça fazla. Gerek siteden gerekse farklı kaynaklardan okuduğum kadarıyla anlaşılabilir özeti ; New York’tan Buenos’e giden bir yolcu gemisinde yolculuk yapan dünya satranç şampiyonu Mirko Czentovic, milyoner Mc Connor ve Avusturyalı Dr.B ‘nin karşılaşmaları. Milyonerin , satranç şampiyonuna para karşılığında satranç oynamayı teklif etmesi ve nazi döneminde otel odasında esaret altında tutulan , sorgu için çıkarıldığında tesadüf sonucu bulduğu satranç kitabını sayesinde oyunu öğrenen, yemekte verilen ekmekleri ayırıp satranç taşları olarak kullanması sonrasında ise zihninden oynayacak kadar profesyonelleşen Dr.B’nin oyuna müdahale etmesinin öyküsü. Bu şekilde izah edildiği zaman insana ne kadar da sıradan bir öykü olarak geliyor.
Oğuz Aktürk
Oğuz Aktürk
'un #15439842 incelemesinde gerekli tüm teknik ve psikolojik bilgiler çok güzel bir üslup ve akıcılıkla yazılmış. Teknik olarak merak edenler okuyabilirler. Ben okuduktan sonra ise algıladıklarım çok farklı oldu. Yazarın hayat hikayesi dikkate alındığında neden bu kitabı yazdığı hakkında az çok fikir sahibi olunabilir ya da benim gördüğüm şekilde yorumlanabilir. Gelelim benim kendimce anladıklarıma, ne kadarı doğru algıladım ne kadarı yanlış kararı okuyanlara ve okumak isteyenlerden duymak isterim. Olayın geçtiği belirtilen gemi bence dünyanın sembolü. Evet hani şu yaşadığımız, milyarlarca insanı barındıran, kiminin zengin, kiminin fakir, kiminin şöhretli kiminin adının bilinmediği. Kiminin tüm bilgi, eğitim ve iyi insan olmasına rağmen hak ettiği yere gelemediği, kiminin ise asıl hak edenlerin yerinin gasp edildiği. Mirko Czentovic, dünya satranç şampiyonu. Yaratılan karakter tıpkı Hitler. Evet okuduğum anda Hitler hakkında okuduğum tüm benzerlikler gözümün önüne geldi. Silik, yeteneksiz, arkadaşsız bir çocukluk. Eğitimsiz kaba saba bir hayat ancak duygusuz sert bir duruş ve kararlılık. Burada sadece yazarın neden bunu farklı kıldığını anlayamadım. Hitlerin çocukken nefret ettiği bir rahip varken, Mirko Czentovic’in hayatını değiştiren bir rahip figürünün olması? Mc Connor, işte dünya devi devletler. Hırslı, paragöz, olası tüm karışıklıklardan savaşlardan nemalanan, kazanmak için hiçbir gücünü kullanmak çekinmeyen ve kendisine müttefik oluşturan aç gözlü ülkelerin sembolü. Ya , Dr.B. ? Viyanalı bir avukatın oğlu olması , elinde bulunan gizli evraklar sebebiyle Hitler’in Viyana’yı işgali sırasında tutuklanması , sorgu sırasında bir askerin parkasından çaldığı satranç kitabıyla hayatının değişmesi .. Sadece bu kadar mı ve uzunca bir süre sorgulanır. Bu sorgusu sırasında kaldığı odada yalnızlık mücadelesinde yılmayan Dr.B. mi? Dr.B. bence işte insanlık onuru , işkenceye, savaşa yapılan tüm kötülüklere duruşun karşı gelişi adına yaratılmış kahramanı. Üçünün gemide karşılaşma öyküsünün anlatılması da Hitler döneminin sorgulanması. Dünya devlerini temsil eden hırslı Mc Connor’ın oyunu kazanması için , Dr.B. tarafından yönlendirilmesi kazanamasa da en azından berabere kalmaları ile sonuçlanması, savaş sonrasında kayıpları pek de fazla olmayan ülkeler.. Buraya kadar beni rahatsız eden pek bir şey yoktu. Asıl çok üzüntü duyduğum bölüm , Mirko Czentovic ile Dr.B. birlikte karşılaşmaları idi. Oyunun neticelenmeden Dr.B. sinir krizleri geçirerek bitirilmesi neden dedim neden? Yazarın intihar etmeden önce son yazdığı eserinin oluşu dünyaya bırakmak istediği bir mesaj mıydı? Okuduğumuzda insanlık onuru işkenceyi yenemiyor mu diyecektik? Kendisinin yenilgiyle sonlanan hayatına rağmen , neden insanlığı, onuru mağlup ya da galip ilan etmeden kitabı sonlandırdı? Hadi savaş döneminde çaresizlik, esaret bir sürü eziyet vardı da karşı karşıya geldiğinde, özgürken kendisini tüm yalnızlığına rağmen geliştirip tam da hesap soracağı karşına çıkmışken bu kadar güçlüyken neden kazandın insanlık demedi? Kafamda onlarca soru işareti.. Okuyanlar, okumak isteyenler beni aydınlatırlar ise çok mutlu olacağım. Keyifli okumalar dilerim.
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020237,9bin okunma
··
441 görüntüleme
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
İlginç çıkarımlar yapmışsın kitap hakkında abla, ayrıca incelemem için belirttiğin ince düşünceli cümlelerinden dolayı çok teşekkür ederim. Czentovic ve Dr. B karakteri benzetmelerin pek tabii ki yapılabilecek ve hatta yazarların da bizzat kullandığı benzetmeler. Bir Kadının Yaşamından 24 Saat kitabında da ben karakterleri sanki ülkeler gibi görmüştüm, çünkü yazarlar bunu yapıyor. Ayrıca Orwell’ın Hayvan Çiftliği romanında da Bay Pilkington’ın kapitalist İngiltere’yi, Bay Frederick’in de Nazi Almanyası’nı temsil ettiği belirtilen yorumlar da var. O yüzden Satranç kitabı da yazarların kullanmayı sevdiği ve dönemin siyasi karakterlerine atfettiği bir üslupta yazılmış olabilir. Eline sağlık...
Ferah okurunun profil resmi
Neden bir galibiyet ya da mağlubiyet yok Oğuz? Oyun öylesine kalıyor, senin bir fikrin var mı?
2 sonraki yanıtı göster
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
"Doğru bilinen yanlışlardan biri işte."
Satranç
Satranç
Zweig'in son kitabı değil. Son kitabı
Dünün Dünyası
Dünün Dünyası
. Bu kitabı yazdıktan sonra eşiyle beraber intihar ediyor.
Bu yorum görüntülenemiyor
Osman Y. okurunun profil resmi
Güzel bir incelemeydi abla eline sağlık, pek çok kişi gibi benim de sevdiğim bir kitap. Döneme ve savaşa hakim değilim, senin çıkarımların doğru olabilir. Biraz farklı okudum ben, satrancı tek başına oynamasını kişilik bölünmesi, şizofreniyi anlatmak olarak yorumladım. Ayrıca bulduğu kitap başka bir konuyu anlatsa o konuda ustalaşabilirdi veya Kuranı Kerim bulsa müslüman bile olabilirdi. Bunu da yalnızlığın getirdiği çaresizlikle ne bulsa ona tutunma olarak okudum. Teşekkürler.
Ferah okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Osman güzel yorumun için. Okuduktan sonra aklıma gelen ilk teoriler yazdıklarım idi. Ne kadarı doğru ne kadarı tartışılır bilemiyorum. Her okurdan farklı geri dönüşümler almak işte bu yüzden site oldukça faydalı.
Nurr okurunun profil resmi
Bakış açımızı değiştirsen gerçekten farklı bir inceleme ve bu incelemeyi okuyup dikkate alan çoğunluk tekrar okumak isteyecek.
Koray okurunun profil resmi
Harika bir çıkarım yapmışsınız. Okurken tüylerim diken diken oldu, elleriniz dert görmesin.
Ahmet okurunun profil resmi
Ferah Hanım elinize emeğinize yüreğinize sağlık. Güzel tespitler yapmışsınız. Sorunuzun cevabı ise çok basit bence: Çünkü kitap bittiğinde tarih 1942 idi. Hitler'in en güçlü olduğu çağdı. Kendisi de Hitler'den kaçıyordu. Zaten kitap da Bueno Aires e yolculuk esnasında geçiyor. Zweig en son oraya kaçtı ve Hitler'in ilerlemesinin en güçlü döneminde insanlığın yenildiğini zannetmiş olabilir. Ayrıca Hitler Hıristiyanlığa düşman değildi. Onu da arkasına alarak gücüne güç kattı. Tüm miliyetçi akımlar gibi din olmazsa olmazdır bu akımlarda. Zira milliyetçiliğin tutkalı din ve dildir. Şampiyonu yetiştiren de rahip veya kilise ile alakalı biri olabilir. Ayrıca bir şey daha. Dr.B. ve ailesi de ilk dönemde Monarşik düzenden beslenen kişilerdir. Peki monarşik düzeni besleyen ne kitapta. Manastırlar ve yüksek düzey rahipleri. B. nin iki amcasından biri imparatorun diğeri manastırın adamı. Monarşi yıkılsa da gücü ( mali gücü el altından devam ediyor.) İster Hitler gibi seçimle gelin ister kral gibi soydan türeyin monarşik düzen dine muhtaçtır. Bu dünya şampiyonunu neden rahibin büyüttüğünün cevabıdır zannımca.
Berf okurunun profil resmi
Ferah Hanım kitapta çok önemli noktalara değinmişsiniz Stefan Zweig'in en etkilendiğim kitabıdır belki intiharından önce yazdığı son kitabı olmasındandır ki daha çok ilgimi çekmişti. Bir ara bu kitabın çok abartıldığı gündemdeydi o zamanda bunu savunmadığım gibi şimdi de aynı düşüncedeyim bence bu değeri hak eden bir kitap. Zweig'in kitapları Kafka'nın gibi başta olayı basit duruyor ama aslında yazar sembolik karakterler ve olaylar kurmuş, derinlere inmek gerek. Okuyunca bende karekterleri sizin gibi analiz edip yazarın hayatıyla bağdaştırmıştım. Kitapta üzerinde durulan asıl konu kampta fiziken işkence gören biri değil de psikolojik olarak bu işkencelere tabi tutulmuş bireyin büründüğü ruhsal durum ve zorluklardır. Bu karekterin yaşadıklarını Zweig de yaşamıştı bir toplama kampına götürülmekten kurtulmuştu belki ama onca insan ölürken bu kurtuluş bile bir süre sonra ona ağır gelmeye başladı. Tıpkı Dr.B gibi yazarda kitaplara tutundu bu süreçte. Bence Zweig hem intiharıyla hem Satrançla bizlere mesaj veriyordu. Bende sizin gibi kitabın sonunda Dr.B'nin kazanmasını umuyordum. Mirko Czentovic bu zamana kadar hep yenmiş bir oyuncu ve bu oyuncuyla berabere kalmak bile onun için yenilgidir aslında(İnsanlık onurunun kazanması)... Bence yazarın sonucu beraberle bitirmesinde verdiği mesaj şuydu :" Bu savaşta kazanan çıkmadı, hiç bir zavaşta kazanan yoktur hep kayıplarla doludur savaş..." Dr.B'in yeniden krizlerinin başlamasıda bilincin(insanlığın) bu işkencelerin etkilerinden sürekli aynı acıları yaşacağının göstergesi... Ve Zweig de tıpkı Dr.B gibi o süreci sürekli içinde yaşadı ve malesef, malesef intiharıyla kitaba asıl son yazmış oldu.... (instagram.com/p/BYrEFF3A_Mz/?...)
Ferah okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim açıklayıcı yorumunuz için. Sorularıma bir çok cevap buldum sağolun.
1 sonraki yanıtı göster
CARPE DİEM okurunun profil resmi
Wauww en az kitap kadar istahla okudugum bir inceleme olmuş kaleminize saglik.
HaKan okurunun profil resmi
Bence bu kadar uzun inceleme olması gereksiz.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.