Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

104 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Dua, her dinde, her dilde ve her inançta varlık bulmuş metafizik bir güçtür. Hatta belli bir ilahi inanca dayanmayan ideolojilerde bile evren ile iletişim kurmanın ve evrenden belli istekleri talep et­menin önemli bir yoludur. İslam inancında da duanın özel bir yeri vardır. Kur'an'ın ilk sayfa­larında "Sabrederek ve namaz kılarak (Allah'tan) yardım dileyin." (Bakara, 45) denilmekte ve insanlar duaya teşvik edilmektedir. Yine "(Ey Muhammed!) De ki: "Duanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin!" (Furkan, 77) mealindeki bir ayet ile duanın önemi anlatılmaktadır. Hz. Peygamber "Kaderden sakınmak, kaderi def etmez. Lakin sa­lihlerin duası, nüzul etmiş ve edecek olan elem ve musibetleri def etmeye ve kaldırmaya çare olur. İş böyle olunca, ey Allah'ın kulla­rı, dua ediniz." diyerek duanın gücüne işaret etmiştir. Duanın önemi kişinin durumuna göre değişir. Bu manada, duanın büyüğü ya da küçüğü olmaz. Kişinin ihtiyaç duyduğu şeyi Rabbi­ne anlatması onun için önemlidir. Bunun başkaları için bir anlam taşımaması o kişinin duasının önemini ve değerini azaltmaz. Pey­gamber bu durumu şöyle anlatmıştır: "Sizden herkes, ihtiyaçları­nın tamamını Rabbinden istesin. Hatta kopan ayakkabı bağına va­rıncaya kadar istesin." İslam inancında da dua etmenin sınırlanmış, belirli ve özel bir tarzı yoktur. Dua, kişinin kendi durumuna, maddi - manevi nitelikleri­ne, ihtiyaçlarına, yaşadıklarına yaşamadıklarına göre değişebi­len ( değişmesi gereken) ve kişinin kendi ile Rabbi arasında cere­yan eden özel bir iletişim yöntemidir. Bununla birlikte Hz. Aişe "Resulullah özlü duaları tercih eder, di­ğerlerini bırakırdı." diyerek peygamberin dua tarzını özetlemiştir. İşte bu kitap Kur'an ayetlerinden özlü dualar çıkarılmak suretiyle oluşturulmuştur.
Duanın Gücü
Duanın GücüAytekin Demircioğlu · Gece Kitaplığı · 20181 okunma
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.