Gönderi

"Allah, cenneti insanın farklı kavrayış derecelerine hitap edecek şekilde tasvir etmiştir. Mesih, cennet zevklerini tamamen manevi düzeyde tanımladı ve kendisine inananlara Incil'de şöyle seslendi: 'Size söylediklerimi yaparsanız, Tanrı'nın Krallığı'nda benimle birlikte, benim ve sizin Tanrınızın yanında oturur ve tahtının etrafında onu öven ve yücelten ilahiler söyleyen melekleri izlersiniz. Orada her tür zevki tadacaksınız, ama yiyip içmeyeceksiniz.' Mesih'in bu konuda bu kadar açık konuşması ve bizim kitabımızda yer alan alegorilerin hiçbirine yer vermemesinin nedeni, sözlerinin Eski ahit'e aşina olan, dolaysıyla da Mesih'in sözlerine hazır olan insanlara hitap ediyor olmasıydı. Peygamberimiz için bu durum geçerli değildi. O, Allah tarafından, çöllerde ve dağlarda yaşayan cahil ve kaba insanların arasına gönderildi. Bu insanlar herhangi bir ilim terbiyesi almadıkları gibi, ne yeniden dirilişe ne de ahirete de inanıyorlardı. Hatta bırakın cennetteki sultanları, yeryüzündeki hükümdarların yaşadığı hazlardan bile habersizdiler. Dolaysıyla, Kuran'daki cennet tasvirlerinin çoğu, bu insanlar tarafından anlaşılsın ve onları doğru yola yönelmeye teşvik etsin diye bedensel zevklere dayanmaktadır." İbn Arabi
Sayfa 194Kitabı okudu
·
56 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.