Eğer size ne yaptıklarını bilmezseniz, nasıl mücadele edeceginizi de bilemezsiniz" der Malcolm X. Önce size tarihinizi, dilinizi, kültürünüzü unuttururlar sonra içinde bulunduğunuz duruma ikna edilirsiniz. Artık bir kölesinizdir, "Özgür olmaları gerekiyor olsaydı, zenciler zincire vurulmazdı. Kızılderililerin topraklarını yitirmemeleri gerekiyor olsaydı, o topraklar hala onların olurdu. Bu yeni dünyayı ele geçirmek beyaz adamın kaderi olmasaydı, şimdi onun sahibi olamazdı." (sy.92) Tek amacınız vardır bu hayatta, beyaz adamın kurduğu büyük makinenin bir parçası, bir dişlisi olmak. Çalışmıyorsa sökülüp atılacak yenisiyle değiştirilecek bir dişli: "Her isim mal, nefes alan sermayeydi; etten ve kemikten kâr." (sy.236) "Daha fazla köle daha fazla pamuk demekti.." Yeraltı Demiryolu, siyahî kölelerin beyaz adamın zulmünden kaçıp özgürlüğe kavuşmak için inşa ettikleri gizli bir tünelin adı. Her tünelin sonu bir umut ışığı. Amerika'nın demokrasi, insan hakları ve özgürlük diye gururlandığı madalyonunun kirli yüzünü görüyorsunuz kitapta. Siyahîlere karşı uyguladığı bütün politikalarının arkasında bu Büyük Ruh'u: "Aşağı ırkları yükseltmek, yükseltemiyorsa boyun egdirmek, eğdiremiyorsa yok etmek için" gelmiştir bu dünyaya. Dünyanın asıl sahibi odur. Siyahiler aşağı ruh olmalarının bedelini en ağır işlerde gece gündüz insanlıklıktan uzak bir şekilde çalıştırılarak öderler. "Siyahlar ölünce insana dönüşüyordu. Ancak o zaman eşitlerdi beyaz adamla."(sy.158) Hiçbir siyahi doğum gününü bilmez, bilmesine de gerek yoktur. Açlık, sefalet, kırbaçların gölgesinde bir hayatta kalma mücadelesidir bu. Cora, bu hikayede dik duruşuyla özgürlük mücadelesini sonuna kadar sürdürenlerden olacak.. 'Bu ülkenin nasıl bir yer olduğunu öğrenmek istiyorsanız demiryolunu kullanın derim ben hep. Hızla giderken dışarı bakarsanız, Amerika'nın gerçek yüzünü görürsünüz...'Yolculukları sırasında pencereden bakınca yalnızca karanlığı görmüştü Cora, hep de öyle olacaktı.(sy. 287)

Yeraltı DemiryoluColson Whitehead · Siren Yayınları · 2017946 okunma

·

5 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Esra Kovancılar