Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Mahkum
İnsanoğlu asırlardır yalnızlıktan hep korkmuştur. Yalnızlığı sevdiğini söyleyen insanlar ise ya gerçekten bunu yaşarlar yada kalabalık ortamlarında yalnızlığı yaşadığını zannederler. Aslında gerçek yalnızlık bir nebze gücün göstergesidir. 'Yalnızlığı seviyorum' itemi söylenen ama asla gerçeklik içermeyen bir kavramdır. Eğer gerçekten çok sevse idik neden hayatlarımıza birini almayı tercih ederdik. Bu bir tutarsızlık. Yalnız kalmayı tercih etmeyerek hayatlarımıza birilerini alırız. Evet korkmayız aslında yalnızlıktan ama hayatımıza birini almaktan da hiç çekinmeyiz. Kimi duygusal boşluktan kimi zor zamanlarından kimisi sevgisinden alır hayatına birilerini ama görmediğimiz bir şey vardır her zaman. Gerçekten ne istediğindir. Zamanla severiz birilerini alışırız ona, güzel anlar yaşarız. Ya sonra? Gerçek karakteri ortaya çıkar ya soğuruz ya uzaklaşırız yada gelecek göremeyiz bazen. Yada yaşam tarzımız uyuşmaz ama alışmışızdır bir defa sevdim deriz devam ederiz. İstemediğimiz şeylere maruz kalmaya başlarız. Sonra bu döngü böyle devam eder. Evlilikler ilişkiler hep bundan yok olur aslında. Kendi kendimize herşeyi yaparız ama işler yolunda gitmedi mi asla bunu kabullenmeyiz. Güç kavramıda burada devreye girer. İşte biz ne istediğini bilen biri isek bunu baştan çözeriz yada çözmeye koyuluruz. O insanı değiştirmeye başlarız önce ve başarısız oluruz. Herşey daha berbat olur. Herşeyin sebebi biziz aslında. Alışkanlığımız isteklerimizin önüne geçti. Sonra düşünür ve sonuca varamayız. İşte insanoğlu burada ikiye bölünür; Arzular ve Alışkanlıklar. Arzularının peşinde olanlar mutluluğu yakalarlar ama alışkanlıklarının kölesi olanlar mutsuz olmaya mahkumlardır... Bucky Barnes.
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.