| Mavinin Küçük Vedası ~ Zeynep Sey |
°
İkinci kitapla yolculuğumuza devam ediyoruz. Yeniden bir kaza ve yaralarla başlıyor hikayemiz. Ezgi'nin zihnindeki seslerden biri yüzünden yaşanan kaza sonrası yaşadıklarını okuyoruz. Bir yandan da yazar kimliğini kabullenen Ezgi'nin imza günleri ve okurlarıyla buluşmasını okuyoruz. Bedeninde üç kişiyi taşıyorken bu kitapla beraber dördüncü bir ses dahil oluyor onlara. Grilimsi.
Her ses onu farklı bir kişiliğe ve farklı bir insana yöneltirken Ezgi'nin de Ushan'a olan duyguları ve ondan sakladıkları yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Geçmişinde olanları -her şeyi değil belli şeyleri, özellikle zihnindeki sesler dışında olan şeyleri- anlatıyor ama seslerden bahsetmediği için duygu değişimlerini açıklamak pek kolay olmuyor. Bu kitaba bir aşk kitabı gözüyle bakmak yanlış bence. Evet aşkı barındırıyor ama asıl konu yazarımızın kitabın sonunda söylediği gibi; "Ezgi; yaşadığı zorluklara göğüs geremediği, duygularını bastırdığı, sorunlarıyla başa çıkamadığı için parçalanarak bedeninde kendinden farklı kişiliklerin daha yaşamasına sebep olan bir karakter ve ne yazık ki aslında birçoğumuz öyleyiz."
Ezgi de eksikliğini hissettiği ruhsal bütünlüğü elde etme çabası içerisinde olduğunu bir kişilik, kimlik bozukluğu olan Dissosiyatif bozukluğu yaşıyor.
Yaşanan travmatik olaylar ya da daha günlük, daha basit olayların insanların kisiliğindeki boşluğa etki edebileceğini çok güzel bir şekilde kurgulamış 
Zeynep Ziyagil
Siyahın Buruk Tebessümü'nde olduğu gibi bu kitapta da bölüm başlarında ya da kitapta dediği gibi yara izlerinin başında bulunan birbirinden güzel şarkılar çok güzeldi bu ayrıntı çok hoşuma gitti. Konu olarak zaten fazlasıyla beni etkilemişken bir de bu ve bunun gibi birçok detayla süslenmiş bu kurguyu okumak bana aşırı keyif verdi.
Hatta keşke bir kitap daha olsaydı diye hafif bir isyankar moda girdim. Düşünün nasıl benimsedim kitabı
Her neyse efendim. Kurgu güzel, cümleler güzel, kitap başlı başına çok güzel. Bu arada kapaklar efsane bundan da bahsetmeden yorumumu noktalamak istemedim. O zaman ne diyoruz: Mutlaka okuyun!
·
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.