Ruslar çok ilginç insanlar, Rusya uçsuz bucaksız bir ülke, Rusça çok zengin ve derin bir dil; hangisiyle ne kadar ilgilenirseniz sizi o kadar çok şaşırtmaya devam ederler. Vikinglerin bir kolu gelip RUS ülkesini kurduğundan bu yana Ruslar, dünya üzerinde birçok önemli olayı etkilemişlerdir. Bunlardan birisi de Tolstoy’un Savaş ve Barış’ına konu olan Napolyon savaşlarıdır. Biliyorum incelemesini yaptığım kitap Genç Bir Doktorun Anıları fakat Savaş ve Barış’ta değinmek istediğim bir noktayı bu kitapla da alakalı buluyorum. Tolstoy’un bu şaheserini okuyanlar da fark edecektir ki Napolyon ve Avrupa için savaşın gidişatını değiştiren Fransa ve Rusya arasındaki bu savaşta Tolstoy, hiçbir komutanı ve hatta Rus Çarını kahraman olarak ortaya sürmemiş, onları kusursuz ve hatasız liderler olarak resmetme çabası içerisine girmemiştir. Bunun yerine savaşta yer alan komutanları, ana karakterlerden birisi olan subay Andrey Nikolayeviç Bolkonskiy de dâhil, herhangi bir insan savaş sırasında hangi korkuları, hangi endişeleri duyacaksa onları duyan insanlar olarak göstermiştir. Bu savaştaki galibiyet ise biraz şansın, biraz kaderin, biraz çevresel faktörlerin, biraz da her ne kadar zaafları olan insanlar olsa ve savaşta ölmekten korksalar bile en azından deneyen askerler ve komutanlar sayesinde gelmiştir. Burada bana ilginç gelen nokta Rusların daha doğrusu Tolstoy’un savaşta elde edilen zafer için kahramanlığı, üstün Rus ordusunu, zekice planlanmış savaş stratejilerini, modernizasyonu tamamlanmış Rus silahlarını ya da orduların yüksek lojistik kabiliyetini değil de biraz kaderi ve şansı vurgulamış olması. İşte aynı bu şekilde, Genç Bir Doktorun Anıları adlı bu eserde de, uçsuz bucaksız Rusya’nın ücra bir kasabasında, hayat şartlarıyla ve mesleki zorlularla girdiği savaştan zaferle çıkmış genç, yeni mezun bir doktorun anıları anlatılmaktadır ve yine Tolstoy’un eserinde olduğu gibi Bulgakov’un eserinde de başarının arkasında talihin ve kaderin önemli bir vurgusu yapılmaktadır. Doktor Bomgard aynı Tolstoy’un eserindeki komutanlar gibi savaş meydanına yani ücra kasabadaki görev yerine geldiğine büyük bir endişe ve korku içerisindedir. Karşısına gelebilecek zorlu hastalıklara nasıl müdahale etmesi gerektiğini zihninde tasarlamaya ve fakültede profesörlerinden aldığı dersleri hatırlamaya çalışmaktadır. Öykülerde görüleceği üzere günler ve aylar geride kaldıkça gerçekten de genç doktor korktuğu birçok vaka ile karşılaşmış ve müdahale etmek zorunda kalmıştır. Bu müdahalelerin bazılarında biz okurlar doktorun iç sesini duyabilmekte ve içinde bulunduğu acziyeti anlamaktayız. Buna karşın doktor, bazen şansı da yaver giderek başarılı ameliyatlar gerçekleştirmiştir. Müdahale bitip de yanındaki ebelere döndüğünde, doktorun içinde onlardan gelebilecek kötü yorumların endişesi vardır. Çünkü kendisinin selefi olan doktor orada çok başarılı işler yapmıştır ve Bomgard’ta onunla karşılaştırılma korkusu da vardır. Ancak korkulanın aksine ebeler doktorun müdahalelerini övmekte ve ne kadar soğukkanlı ve kendinden emin davrandığını söylemektedirler. Yani anlayacağınız başarılı olan insanlar dahi yaptıkları işlerde birçok sıkıntıyla yüz yüze gelip bu sıkıntılar karşısında güçsüz düşüp, korku ve endişeye kapılmaktadırlar. Ancak bu insanlar ellerinden geldiğince yapılması gerekenleri yapmaya, yani sonuna kadar denemeye devam etmiş insanlardır. Tüm doktorlar benzer deneyimler yaşamışlar mıdır bilemem ama özellikle de doktorların bu kitabı okumalarını tavsiye ederim.

Genç Bir Doktorun AnılarıMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202324.9k okunma

··

9 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Mustafa Ateş