Gönderi

140 syf.
8/10 puan verdi
~Hayat, Hislilere Trajedi, Düşüncelilere ise Komedi Gibi Gelir..
Moliére... Cimri, Kibarlık Budalası ve Hastalık Hastası.. Okuduğum bu üç kitapta da içgüdüsel olarak dinlediğim ve artık bu kitaplardaki oyunlarla özdeşleşen müziği de buraya ekliyorum: youtu.be/UwxatzcYf9Q Beni bu müzikle tanıştıran sevgili https://1000kitap.com/RaSonya'ye de teşekkür ediyorum.. Asıl adı Jean-Baptiste Poquelin veya bilinen ismiyle Moliére. Fransa'nın neoklasik tiyatro döneminde yaşamış ve yazdığı oyunlardaki müthiş sivri dili ile burjuva sınıfın yaşam tarzını konu edinerek dikkatleri üzerine çekmeyi başarmış komedyanın üstadı ve aynı zamanda oyuncu.. Kimi oyunları kiliseler tarafından yasaklanmışsa da bu yasakların ardından daha iyi oyunlar yazarak sahneye çıkmıştır Moliére. Tiyatrolarını; gelenekler ve toplumsal aksaklıklar üzerine kurmuştur. Onun eserlerinde hayata ve insanlığa dair pek çok kıssa bulunuyor. Okuduğum her üç kitabında da aşkın olmazsa olmaz olduğunu ama asıl konunun bu olmadığını rahatlıkla anlıyorum. Üstad vereceği toplumsal mesajı komedya ile harmanlarken aşkı da oyunlarının süsü olarak kullanmış anlaşılan.. Kibarlık budalalarını, hastalık hastalarını, cimrileri, kendini beğenmiş soyluları, bilgisiz doktorları, iki yüzlüleri büyük bir başarıyla sadece yazmamış aynı zamanda canlandırmıştır. İyi tasarlanmış komedyaları ve evrensel temaları ele alışıyla ölümsüzleşmiş büyük bir yazardır. Bu açıdan onu, yani Moliere’i, Fransızların Shakespeare’i olarak ele almak mümkün. Ününü Kibarlık Budalası (Okuduklarım içinde benim en çok beğendiğim oyun) ve Hastalık Hastası isimli oyunlarına borçludur. Asıl adı, Le Malade Imaginaire yani Hastalık Hastası olan oyununun oynandığı ( Moliére bu oyunda başrol olarak oynamıştır.) 1673’te, oyunun dördüncü sahnesinde, Molière sahnede fenalaşıp yere düşer. Verem hastası olan yazar tüm ısrarlara rağmen rolünü tamamlar, ancak oyundan birkaç saat sonra evinde yeniden fenalaşarak, 51 yaşında hayatını kaybeder. Sahnede sonlanan bir ömür... Hayatın sahneye ve tiyatroya adanmışlığının delili.. Oyunlarının dilinin sadeliği, akıcılığı su misali. Burada yazarın olduğu kadar çevirmenin de etkisi olduğunu düşünüyorum. Zaten bu akıcılıkla "kitap okudum" hissinden ziyade, "tiyatroda izledim" hissi yaratması, yazarın ne kadar başarılı olduğunun kanıtı. Başından sonuna kadar eğlendiren, zihni dinlendiren, güldüren, güldürürken düşündüren zeki adam... "Kitap okumak istiyorum ama uzun olmasın, içinde aşk olsun ama çok hüzünlü de olmasın, toplumsal konuları da ele alsın ama ciddiyet istemiyorum; yani gülelim.." Sanırım Moliére tüm bunlardan daha fazlasını veriyor!..
Hastalık Hastası
Hastalık HastasıMolière · Anonim Yayıncılık · 20106.2k okunma
··
38 views
Eminkolnikov okurunun profil resmi
Rica ederim ne demek. :) Sevdiğinizi bilmiyordum, buyrun bunu da dinleyin. youtu.be/ImPM5IDIYPs İnceleme için de sizinle daha önce değinmiştik. Ben tiyatroyu çok severim, her ne kadar gidemesem de kitaplar konusunda Moliére'nin bir ideal olduğu aşikar. Çehov'un da birkaç tane tiyatro tadında eserini okumuştum. İncelemede kısa ve açıklayıcı bilgiler mevcut. Elinize sağlık.
Kübra okurunun profil resmi
Teşekkür ederim :) Kitap okurken müzik dinlemeyi severim ve özellikle bu üç kitapta da sizin önerdiğiniz müziği dinledim, hem çok güzel hem de bence, bu kitaplarla çok uyumlu :) Evet inceleme konusunu daha önce konuşmuştuk. Aslında yazılsa daha neler yazılır ama fazlası beni de yorar, okuyucuyu da.
2 next answer
Adsız okurunun profil resmi
Kibarlık, riyakarlık iki yüzlülüktür ama yine de kibar olmalıyız :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.