Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

72 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın kapağını kapatışıyla yorumu yazmaya başlıyorum. Neler yazacağımı gerçekten bilmiyorum. Kitabı büyük bir hayranlıkla okudum. 71 sayfalık bir romana bu kadar derinlik katabilmek bir ilk roman için büyük bir başarı. Yorumlamadan önce kitabımızın içeriğinden  bahsetmek istiyorum. Yazarımız kendisini anlatıcı olarak koymuş ve duvarda asılı olan yaşlı kadın tablosunu metafor olarak kullanarak kendi iç dünyasında yaşanan çalkantıları anlatıyor. Anlatırken o kadar etkili dil kullanıyor ki karakterin hislerini sizde yaşıyorsunuz. Karakterimiz ev, iş, çocuk, aile gibi ortalama bir insanın sahip olmak istediği her şeye sahip ama bunları istemeyen bir insan. Olmak istediği insanla olduğu insan arasındaki çizgiyi çizerken kadın olmanın zorluklarını derin gözlemlerle aktarıyor. Fakat bazı düşünceleri, özellikle çocuğu hakkında anlattığı şeyler oldukça rahatsız edici. Ciddi anlamda psikopat bu kadın diyebiliyorsunuz. İnsan soruyor madem çocuk istemiyordun, evlenmek istemiyordun neden evlendin diye. Tabi sonradan her şey yerli yerine oturuyor. Yine de insana rahatsızlık veren düşüncelerini kağıda dökmek büyük cesaret istiyor. Yazarı kutluyorum düşüncelerini, kendisini dibe çeken hislerini yazıya döküp yayımlama cesareti gösterdiği için. Olmak istediği insanla, olduğu insan arasındaki ince çizgi ancak bu kadar güzel bir dille yazıya aktarılabilirdi. Kitabı bir oturuşta okuyacağınızı düşünüyorum. İnsan sonu nereye varacak diye merakla okuyor çünkü. Elinizden bırakmak istemeyeceksiniz başladığınızda. Bir cinayeti çözmeye çalıştığınız polisiye roman gibi her şey son sayfalarda çözümleniyor. Yazarı yazmaya iten sebeple beni okumaya iten sebepler birbirine çok benziyor. Cinsiyetlerimiz farklı demeyeceğim çünkü ikimizde insanız. İster kadın olsun ister erkek, ister müslüman olsun ister ateist, ister 25 yaşında olsun ister 55 aynı hisleri paylaşmış insanların insanların birbirini anlayabileceğine inanıyorum. Yazar bir daha kitap yazar mı bilmiyorum ama yazmayacağını düşünüyorum. Eğer tekrar bir kitap yazacak olursa mutlaka okumak isteyeceğim yazarlar arasına girdiğini söyleyebilirim. Kitabı kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum. Özellikle erkeklerin mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum. Umarım romandaki erkek karakter gibi bir eş olmazsınız ve olmam. Okuyacak kadınlara tavsiyem ise olmak istediğiniz kadın olup olmadığınızı size tekrar düşündürecek bir kitap. Mutlaka okuyunuz. Bir kaç alıntı ekleyip cümlelerimi sonlandırmak istiyorum. Yeni gönderilerde tekrar buluşmak umuduyla, kitapla kalın  "Ama içten içe biliyor. O aslında "ğ" harfi. Asla bir kelimenin başı olamayacak. Tek başına hiçbir anlamı yok. Var olabilmek için başka harflere muhtaç kalacak hep. Bu gerçeği kabullenemiyor.  Aidiyet beraberinde mahkumiyet getirir.  Onu ait olmadığı kimliklere, oynamayı beceremediği rollere, üzerinde eğreti duran etiketlere indirgeyen her şeyden kurtulmak istiyor. Yaşamını lanetleyen bu prangaları çıkarıp atmayı o kadar çok arzuluyor ki.. Bu istek soluk borusundan dışarı harlayıp etrafındakileri kül edecek kadar yakıcı. Ama o hep nefesini tutuyor. Yazmak için dünyaya gelmişti, buna inanmaya ihtiyacı vardı yoksa çektiği tüm acıların ve yaşadıklarının bir anlamı kalmayacaktı. Bu hikayeyi yazmak için kesinlikle. 
Otopsi
OtopsiÖzge Lena · Can Yayınları · 2018432 okunma
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.