Gönderi

Kemalizme mal edilen uygulamalara bakarak şunu söylemek mümkündür, kemalizm esas yaptıklarıyla değil, yasakladıklarıyla kendini göstermiş, etkili olmuştur: Burada zikretmediklerimiz arasında, Türk müziğinin neredeyse tamamen yasaklanması, zengin bir medeniyet dili haline gelmiş bulunan Osmanlıca’nın yasaklanması, her ikisinin de tahkire konu olması, hakarete uğratılması kültürel yasakçılığın boyutlarını kısmen göstermektedir. Ayrıca milliyetçiliği alem yapmış bir sistemde müzik, dil gibi kültürel unsurlara karşı batı kültürünü yaygınlaştırmak için resmi tutum alınması anlaşılabilir değildir. Müzik konusunda bu açıkça söylenmiş, Türk müsıkisinin geri, batı müziğinin ileri olduğu açıkça ifade edilmiş, batı müziğinin benimsenmesi yolunda sistemli olarak çalışılmıştır. Türkçeye bu tarzda doğrudan hücum edilememiş, bir dönemin zengin türkcesi-osmanlıca hedef olarak seçilmiştir. Dil devrimi neticede, türkçenin özleşmesi adına savunulmuş olmasına rağmen, dilimize batı dillerinden büyük miktarda kelime girişine yol açan bir uygulamaya dönüşmüştür. (Bu konuda bkz. Batılılaşma ihaneti, 129-164) Baskın bir görüşe göre, Türkiye cumhuriyetinin temelini laiklik teşkil etmektedir. Diğer bütün prensipler ancak laiklikle birlikte var olabilir. O yüzden, her şey bir yana laiklik bir yanadır. Hatta, “demokrasi mı', laiklik mi?” sorusunu sorup “demokrasi olmasa da olur” diyen “aydın”lar dahi vardır. Kemalizm, hedef olarak dini ve dinî kurumları seçtiğinden, iştigal alanı bu olduğundan, kendisi toplumda daralttığı kutsallık alanına yerleşmiştir. Mustafa Kemal, türbeleri kapatmıştır. Fakat Türkiye’de bütün zamanların en büyük türbesi (adı türbe olmaksızın, mozole denilmesi tercih ediliyor) onun adına yapılmıştır. Hiçbir Osmanlı sultanının mezarı, Türkiye’nin ilk cumhurreisinin mezanyla kıyaslanamaz. Belki de Anıtkabir’in alanına altı yüz yıl boyunca saltanat sürmüş bütün Osmanlı sultanlarının türbelerinin sığması mümkündür. Ayrıca, Osmanlı sultanlarının türbeleri etrafında, hiçbir zaman bugün olduğu gibi bir merasim de geliştirilmemiştir. ... Kemalizm, İslâm dinini hayattan tecrit etmek için çeşitli uygulamalara başvururken, ona alternatif kurumlar üretmeye çalışmıştır. Mesela, cami ve tekkelere karşı halkevleri kurulmuştur.. Toplumun sosyal hayatında önemli yer işgal eden bayram gibi diniı'slâmî uygulamalara karşı milli bayramlar ikame edilmeye çalışılmıştır. Burada bilhassa geleneklerin tesirine henüz girmemiş ve etkilenmesi kolay çocuklara ve gençlere yönelik bayramlar ihdas edilmesi üzerinde dikkatle düşünmek lâzımdır.
Sayfa 101Kitabı okudu
··
26 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.