Gönderi

Akademis­yenlerin gülünç kıskançlıkları vardır, hükümsüz kaldığında bile fikirlerine dört elle sarılırlar ve kendilerinin önceden tahmin edeme­diği her yenilik keyiflerini kaçırır.Özgün fikirlerle ya dalga geçerler ya da iyi geliştirilmediğini söyleyerek reddederler.Sinirbilim öncü­sü Michael Gazzaniga, kısa süre önce yayımlanan bir söyleşisinde bundan şikayet ediyordu: Bir yere "ilk giden" insanlar ya da fikirler, yeni fikirleri boğuyor, yeni gözlemler yukarı çıkmak için çabalarken, onlar aynı hikayeyi tekrar tekrar anlatıyorlar.İnsan ilminin bunları göme göme geliştiği esprisi ne kadar doğ­ru! Burada anlatılanlar benim deneyimlerimle örtüşüyor.Otorite hayatta olduğu müddetçe, daima verilere galebe çalıyor.Bunun tari­hi örnekleri de bol; mesela ışığın dalga kuramı, Pasteur'ün mayalan­mayı keşfi , kıtaların ayrılması ve Röntgen'in X-ışınını buluşu, başlangıçta hep safsata ilan edilmişti.Bunun tersi de mümkündür; insanların Rorschach mürekkep lekesi testi gibi kanıtlanmamış paradig­malara sadık kalması ya da AKSİ YÖNDEKİ VERİLERE RAĞMEN ORGANİZMALARIN BENCİL OLDUĞUNDA DİRETMESİ GİBİ.Biliminsanları, kuramların "güvenilirliğini" ve "güzelliğini" överek, bazı şeylerin nasıl işledi­ğine ya da işlemesi gerektiğine dair kendi düşünceleri üzerine temellenen değer yargılarında bulunurlar.
·
1 görüntüleme
Prenses Leigh