ülkemizde cumhuriyetin ilk yıllarındaki anlaşılabilirlik ve günümüz türkçesine yakınlık açısından bakıldığında çoğunluk tarafından en güzel meal kabul edilir. arapça bilmediğim için şahsen yorumda bulunamayıp güvenilir kabul ettiğim değerlere uyarak, ben de yıllardır en iyi meal olarak kabul etmiş bulunmaktayım. diğer mealleri kötülemek için söylemiyorum ama mesele Allah'ın sözlerinin başka bir lisana çevirisi olunca iş hayli çetrefilli oluyor ve bir çok topluluğun ya da bireyin söz hakkı devreye giriyor. ülkemizde okunma oranı en üst sırada olması gereken bir kitap olması gerekirken, malesef kitaba iman ettiğini söyleyip tamamını okumayanları düşündüğümüzde durum vahim oluyor. normal bir kitap olarak da insanlardan okuma durumu beklemek iyice vahim bir hal alıyor. imani boyutu konuşmak şöyle dursun; çevirinin güzelliğini de bir kenara koyalım. kitap olarak bakarsak, Allah'tan daha güzel söz söylemek, öğüt etmek, hikaye etmek, şiirleştirmek mümkün olmuyor tabi ki, kıyas yapılabilecek bir muadili de olmayınca kategorize etmek zahmetine girmemek gerekiyor. zorlanmamak için sureleri bölüm olarak düşünmeden okumak ve her fırsatta ara vermemek, ayraç kullanmamak daha çabuk okumanıza yardımcı olabilir ve zihninizi yormaz diye düşünüyorum. ilk başlarda çok alakasız bir sıralama ya da konudan konuya atlıyormuş hissine kapılabilirsiniz ama sonuç olarak ilahi bir kitap ve ayet sıralamalarına mantıklı cevapları alsanız da neden diyeceğiniz başka nedenler ortaya çıkıyor. anlatım olarak peygambere seslenilme durumu olduğundan bir roman ya da hikaye havasında okumak mümkün olmuyor. kitabı daha bitirmeden korku, gerilim, ceza, macera, adalet, huzur, mutluluk, umut, güçsüzlük ve acizlik duygularıyla, yaratılmış en üstün varlık olma hissini aynı anda yaşamak insanı farklı bir düşünce çemberine alıyor. hem güçlü hem de güçsüz hissettiriyor. peygamber kıssaları ve dünyada mükafatlandırılıp, dünyada cezalandıralan topluluklar ve insanlar konularını düşündüğünüzde tüm insanlığın yazarları ve şairleri birleşse bile geçilir olmayan bir edebiyat seviyesi söz konusu oluyor. işte tam da bu durumda, içinizdeki kişiliklere bu kitaba inan ya da inanma gibi bir şey söylemek gerekmiyor. kesinlikle, kitap olarak okuyun ve okutturun. çok şey katar, hiçbir şey kaybettirmez. şuna emin olun, bir kere okuduğunuzda, okuduklarınızın bir çoğu aklınızda kalmış olacak(sure ve ayet sırası olarak söylemiyorum) ve gerçekten zor unutacaksınız ama buna rağmen her sıkıntıda yeni baştan okumak isteyeceksiniz.

Kuran-ı Kerim Türkçe MealiElmalılı Muhammed Hamdi Yazır · Altın Post Yayıncılık · 20125,1bin okunma

·

70 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Youcin