Zal güneşi emiyordu pişkince
Dudakları köpürdükçe göğe bakıyordu
Kızılötesi tükürüğünden şelaler akıyordu
Şelalenin üzerine "ahmaklar suyu göremez" yazılıydı
Şehrin en akıllıları şelalede gemiler yüzdürmek için
Yarışa girdiler...
Kartondan kadırgalara tütsü verdiler
Zal bir gün çöp konteynerinden koltuğuna otururken
Asansör boşluğuna düştü
Kalınca ensesi duvardaki çiviye takılı kaldı
Yıllarca çiviye asılı hâlde boşlukta bekledi
Neden sonra suya düştü milli sermaye
Aç balıklar dişledi güzelim mangırları
Memlekette seferberlik ilan edildi
"Yakalayın vatan aşkına bütün dubarları"
Herkes elinde oltayla dubar avına çıktı
Mesele ahmak olmadığını göstermek için
Tükürüğe bile olta savurmaktı
Kalpazanın biri asansör boşluğuna olta attı
Zal'ı tam noktasından tuttu
Ikına sıkına yukarı çıkardı
Filler tepişince bütün vahşiler ezilmişti
Zal çöp konteynerine tekrardan kavuştu
Zal yine bir gün güneşi emiyordu pişkince
"Göğün Efendisi" diyorlardı ona
Bulutları üfürüyordu nefesiyle
Şerefine ziyafet düzenlendi
Helvadan dağları yemek istedi iştahlanıp
Tam tamlar Zal için çalıyordu
Yerliler selama durdular "Güneşin Oğlu" sanıp
Boz ayı oynuyordu orta meydanda
Yamyamlar zafer mızraklarını savurdu birden
Boz ayı yaralandı elli yerden
Zal'ın noktası düştü bir anda
Sendeledi, serseme dönmüştü
Noktasız kızıl ötesi tüküreklerini saçamazdı
Noktasız güneşi içemezdi
Derhal Zal'ın noktası bulunmalıydı
Avare gezen tüm yamyamlar işe alınmalıydı
Seferber oldu herkes
Kurdun, kuşun midesi tarandı
Karış karış memleket arandı
Tükürüğünden olma şelalerde oltalar savruldu karton gemilerden
Bir puhu kuşunun keskin gözleri gördü sonunda
İki kocaman dev güreşiyordu önünde
Zal'ın noktasını devler ezdiler
Zal'ın bütün efsununu bozdular
Zal güneşi yutamaz oldu
Kızılötesi tükürüğünün sonu geldi
Zal şimdi devlerin çiğnediği nokta kadar kaldı
Zal nokta nokta azaldı
Önder Eryılmaz
04.06.2019
Bayburt