Şimdi bir dünya sığıyor yalnızlığıma
Kirletilmiş gecelerde yitirdik yolumuzu
Yok artık o zühre yıldızı
Şaşkınlığım ondan
İnsanın aşksız,doğanın yarınsız
Yaşamın güçsüz bırakıldığı yürekte
İnce bir sızıdır uçurumda yaşam tutkusu
Yoksulluğum menekşe koktuysa ömrümce
Ondandır üstüme başıma bulaşmış bu ay
Bu kenger, bu ışkın kokusu ondan
Kar sularının aktığı derelerde
Kırmızı benekli balıklarla yüzdüm ben
Sevgilinin iki dudağı arasından çıkan söz gibi
Dağlar arasında akan o suların rüyasında büyüdüm ben
Anafatma suyu dedim içtim ben
Munzur dedim o aşkta arındım ben
Duruldum ay gibi kalbimin ferahlığı ondandır
Destan gibi yaaşayan yaşlılar gördüm
Çınarlar,meşeler,ak kavaklar yaktılar,alıçlar vardı
Şilanlar
Yaban ördekleri inerdi dağ gölümüze
Turnalar semah tutardı gönlümüzde
Leylekler gelip yuva kurardı başımızın üstüne
Bildiğimiz yek acılı kuş bepuk'tu o zaman
Ürperir derinden burkulurdu kalbimiz
O çığlığı duyduğumuz an
Yanlışlıkla kardeş katili olan birinin
Acısından kuş olup dağa çıkmasını
Bepo, keko demesini dağ rüzgarı ile
Kardeşlik özlemiyle uçurum şarkısı olmasını