Gönderi

436 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 2 hours
Parçalanan Yugoslavya da hatırımda kalan tek şey Böşnakların uğradığı ve kendilerini dünyanın en medeni insanları kabul eden Avrupa ülkelerinin –Hollanda ve BM güvenlik konseyi ülkelerinin-göz yumduğu soykırım,tecevüzler,organ ticareti gelir.Bu trajedi üzerine yazılmış pek çok kitap okudum.Bu kitapta onlardan biri.Tam anlamıyla o yıllara dokunmaya çalışsa da eksik kalan parçalar var tabiî ki.Yine de güzel. Mostar köprüsü hayata tutunmanın,direnişin,aşkların ve gençliğin sembolü köprü.Köprüden atlamak sevgiliye olan hislerin en doruk noktası.Lana ve David’in aşklarının zirve yaptığı ve son defa mutlu oldukları yer.Savaşın en kızıştığı zamanda saraybosna yakınlarında sıkışıp kalırlar.Milan Şavik,Arkov ve İvan Arkov başlayacak soykırımda muazzam bir rol alacaklardır.David,Lana,kızları Carla ve oğulları Luka.Saraybosna da keskin nişancılar saklandıkları yerden yiyecek,su,ekmek ya da ilaç gibi temel ihtiyaçlarını almak için sokağa çıkan herkesi vurmaktadırlar.İşin ilginç yanı bu keskinnişancılardan biri yakalandığında-ki 14 yaşındadır-ne olur beni affedin ben evime gitmek istiyorum diye ağlamıştır. David ve Lana ailelerini bu bataktan kurtarmak için sınırda görevli bir sırpla anlaşırlar.Woswoslarını satıp eldeki avuçtaki her şeylerini buna veririrler.Gece gelen üç otobüs paralarını aldıkları insanları sınıra doğru yola çıkarır.Fakat yolda otobüs sınıra gitmek yerine rotasını başka bir rotaya çevirir.Sabaha karşı kampa vardıklarında kadınları ve erkekleri ayırıyorlar.Alma isimli bri kadın çocuklar için yiyecek ve su istediği için Boris Arkov kadının suratını dipçikle perişan ediyor.Kadınları ve 14 yaşından küçük kız çocukları ile erkek çocukları ŞEYTAN TEPESİ denilen bu kampta tutuyorlar.Bu kampın bir kuruluş amacı var.Sıkılan ve görevden dönen sırp askerlerinin cinsel ihtiyaçlarını gidermek.Ve kadınları küçük yaştaki kız ve erkek çocuklarını kaldıkları barakalardan sürükleye sürükleye götürüyorlar.Bazıları geri dönüyor;bazıları ise geri dönmüyorlar.Askerler sırf zevk olsun diye kadınları ve çocukları öldürüyorlar. Bu bölümü devam ettirmek istemiyorum.Sizlerde okuyunca zaten gözyaşlarınıza hakim olamıyacaksınız.Rabbim bu soykırımı yapanların ve onlara göz yuman tüm insan görünümlü şerefsizlerin cezasını versin.İnşaallah onlarda böyle bir acıyı yaşamadan bu dünyadan ayrılmazlar. Carla bir şekilde kamptan kurtulmuş Amerikaya ulaşmış ve avukat olmuştur.Tanıştığı Jan ile evlenmiş,mutlu bir hayat yaşamaktadır.Fakat bu mutluluk Jan’ın bir süikast ile öldürülmesiyle o kadar karmaşık bir hal alacaktı ki;Carla yeniden eski günlere dönmek zorunda kalacak annesinin yazdığı günlük sayesinde Jan yaptıklarından haberdar olup geçmişin intikamını almak için elinden geleni yapmaya karar verecektir.Küçük bir sürpriz ise onu beklemektedir.Jan’dan hamiledir.İntikam ve annelik arasında tercih yapmak zorunda kalacaktir. Okumaktan zevk alacağınız bir Glenn Meade kitabı daha.Ben beğenerek ve tiksinerek okudum.Hele o kamp günlerinin anlatıldığı günlükleri okurken çok duygulandım. Bize katliamcı yaftasını yüklemeye çalışan Fransızların Çad,Tunus,Cezayirde yaptıklarını,Almanların 1942-1945 yılları arasında yaptıklarını,İtalyanların Afrika ülkelerinde işledikleri cinayetleri daha nasıl yazayım bilemedim.Bu soykırımı yapan miloseviç gibi şerefsizleri yeterince cezalandırmaması (Miloseviç yaptıklarını kabul etmemiş ve hapiste ölmüştür)içimi hep cız etmiştir. Umarım siz de bu kitabı hoşlanarak okuyacaksınız.Sonu süprizle bitti.Ben gerçekten sonuna şaşırdım kaldım. Sizlere iyi okumalar.
Son Tanık
Son TanıkGlenn Meade · Kırmızı Kedi Yayınları · 2014716 okunma
·
28 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.