Gönderi

İlk gençlik yıllarında “sofu” denebilecek derecede dindar olan Abdullah Cevdet, daha sonra Fransız mütefekkiri Gustave Le Bone’un tesirine kapılarak dinsizleşmiş, hatta mutassıp bir din düşmanı olmuştur. Bu sebeple halk, O ’nu, “Abdullah Cevdet” yerine “Adüvvullâh Cevdet”(Allah Düşmanı) olarak anmaya başlamıştır. Halbuki Gustave Le Bone, dinsiz olmakla beraber sosyal hayat için manevî müesseselerin lüzum ve ehemmiyetini kabul eden bir kimseydi. Abdullah Cevdet, O’nu da din -hâsseten İslâm- düşmanlığı şeklinde benimsemiştir. Dinsizlerin bir nevî âmentüsü mâhiyetinde olup Voltaire’in yazıp Rahib Meslier takma adıyla yayınladığı “Akl-ı Selîm ” (Le Bonsens) isimli küfürnâmeyi Türkçe’ye tercüme etmiştir.
Sayfa 419 - Sebil
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.