Gönderi

Yavuz Sultan Selim döneminde, Sarı Görez lakaplı, Müftü Nurettin Hamza efendinin Anadolu Türkmenlerinin katlini isteyen ve insanı dehşete düşüren fetvası şöyledir:(Okuyucu notu: Türkçeye sadeleştirilmiştir) ''Ey Müslümanlar, bilin ve haberdar olun ki, reisleri Erdebil oğlu İsmail olan kızılbaş topluluğu, Peygamberimizin şeriatını, Sünnetini, İslam dinini, din ilmini, iyiyi ve doğruyu beyan eden Kuran'ı küçük gördüler. Yüce Tanrı'nın yasakladığı günahlara helal gözüyle baktılar. Kutsal Kuran'ı ve öteki kutsal din kitaplarını tahkir ettiler ve onları ateşe atarak yaktılar. Hatta kendi melun reislerini Tanrı yerine koyup ona secde ettiler. Hazreti Ebu Bekir'e, Hazreti Ömer'e sövüp, onların halifeliklerini inkar ettiler. Peygamber'imizin karısı Ayşe anamıza iftira ettiler ve sövdüler. Peygamber'imizin şeriatını ve İslam dinini ortadan kaldırmayı düşündüler. Onların burada bahsedilen ve bunlara benzeyen öteki kötü sözleri ve hareketleri benim ve öteki bütün İslam dininin alimleri tarafından açıkça bilinmektedir. Bu nedenlerden ötürü şeriat hükmünün ve kitaplarımızın verdiği haklarla bu topluluğun kafirler ve dinsizler topluluğu olduğuna dair fetva verdik. Onlara sempati gösteren, batıl dinlerini kabul eden ve yardımcı olanlar da kafir ve dinsizlerdir. Bu gibi kimselerin topluluğunu dağıtmak, bütün Müslümanların vazifesidir. Bu arada, Müslümanlardan ölen kutsal şehitlerin yeri Cennet-i ala'dır. O kafirlerden ölenler ise hakir olup Cehennem'in dibinde yer tutacaklardır. Bu topluluğun durumu kafirlerin(kitap sahibi Hristiyan ve Yahudilerin) durumundan daha kötüdür. Bu topluluğun kestiği veya gerek şahinle gerek ok ile gerek köpek ile avladığı hayvanlar murdardır. Onların gerek kendi aralarında gerekse başka topluluklarla yaptıkları evlenmeler muteber değildir. Bunlara miras bırakılmaz. sadece İslam'ın sultanının, onlara ait kasaba varsa, o kasabanın bütün insanlarını öldürüp mallarını, miraslarını, evlatlarını alma hakkı vardır. Ancak bu mallar İslam'ın gazileri arasında teksim edilmelidir. Bu toplamadan sonra onların tevbe ve nedametlerine inanmamalı ve hepsi öldürülmelidir. Hatta bu şehirde (İstanbul) onlardan olduğu bilinen veya onlarla birlik olduğu tespit edilen kimse öldürülmelidir. Bu türlü topluluk hem kafir ve imansız hem de kötülük yapan kimselerdir. Bu iki sebepten onların öldürülmesi vaciptir. Dine yardım edenlere Allah yardım eder. Müslümanlara kötülük yapanlara Allah'ta kötülük eder.''
Sayfa 69 - İtalik YayınlarıKitabı okudu
··
15 views
Neşe okurunun profil resmi
Müftüdeki kinin büyüklüğüne bakın. Tevbe ve nedametlerine bile inanmayın, öldürün demiş. Çağlar değişse de bunların nesli tükenmiyor, çok yazık.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.