Turuncu ışığı gördüm
Son görüşümmüş gibi
Bir ayna buldum içimde
Kırmızı işlemeli halının üstüne
Yavaşça çekercesine yığıldım üstüne
Aynı görüntüler siyaha çalan yansımalar
Kirpiğimin gölgesinden
Saç telimin alnıma düşüşüne
Ellerimin kararsız kavuşmasından
Nefesimin bıraktığı buğulanmaya
İnce tülün sol omzumdan
Nazikçe düşmesinde
Tenimi kavuran sıcak gözyaşımın
Yanağımdan geçip
Çeneme dokunarak
Göğsüme düşüşüne kadar
Defalarca izledim
Ve ansızın usul bir gülümseme
Tam yüzüme yayılmaksızın
Dokunurcasına en kilitli yerlerime
Bir anahtar misali
Habercisiydi sanki
Yeni bir acının kapılarını aralayıp
Tam ortasına düşeceğime
Ah dört duvar!
Bir pencerem bile yok
Gecenin kasketini izlemeye
E böylesi daha iyi değil mi derdim bende
Yeğlerdim
Gecenin kasvetin izleyip kederlenmektense
Dört duvar arasında
Kimsesiz gebermeye