Yıllar önce okuduğum bu kitabı roman gözüyle yorumlamak gerekirse tadına doyamadığımı söylemek isterim. Müthiş sürükleyici bir dili var.Maceradan maceraya su gibi akıyor roman.Gelgelelim bir tarihi roman olduğunu ve Istanbul'un fethini anlattığını konuşacak olursak şunu söylemek gerekir.Bu romanı 1453'te Istanbul'u Türklerden savunan herhangi bir Bizanslı yazsaydı çok daha insaflı davranırdı emin olun.Romanda bir bölümde güya Fatih Sultan Mehmet Kara Duman adında bir adama -Karamanoğlunun galiba veziriydi-eziyet ederken Kara Davut yetişiyor.Şehzade Mehmet'i kırbaçlayıp haddini bildiriyor.(!)Sonra Kara Davut bu Kara Duman'la arkadaş oluyor.Romanın sonunda Istanbul'u aslında Fatih Sultan Mehmet feth etmedi.Kara Davut gibi isimsiz kahramanlar feth etti de kimse onları bilmiyor kem küm demeye getiriyor.Daha bir çok küstahlık içermekte.Nizametin Nazif tuhaf bir adam.Sultan 2.Abdulhamit hakkında yazdığı kitap hakkında da abartıya kaçmış Mustafa Kemal kendisini uyararak "Sultan Abdulhamit'i sevmeyebilirsin ancak bu kadar da haksızlık etme"demiştir. Nizamettin Nazif'in yaşantısı ise fıkra gibi.Geceden bir tren istasyonunda içip sızar,sabah bilmediği bir evin kapısını çalıp ben Tanrı misafiriyim diye kendini zorla misafir kabul ettirilmiş.Bir gün yine bir ana kızın yaşadığı evin kapısını çalıp ben Tanrı misafiriyim.Beni misafir edin demiş.Ev sahibi kabul etmeyince ayağını kapı arasına sıkıştırıp bir şekilde ikna etmiş.Sonra o evin kızıyla 9. evliliğini gerçekleştirmiş. 8. hanımından boşanalı bir ay dolmadığı için hapse girmiş.Hapishaneden çıkınca ceza evi müdürüne şöyle bir mektup yazar."Müdür Bey hapishaneniz çok pisti.Duvarlar örümcek ağından geçilmiyor.Yemekler de berbattı.Bu yüzden bir daha hapishanenize gelmeyeceğimi üzülerek söylemek istiyorum." Birgün ülkede meşhur birinin heykelinin yapılması fikri gündeme gelir.Nizamettin Nazif de bu isimler arasında yer alır. Kendisi bu husus sorulunca "Efendim ne gerek var bu kadar masrafa.Parayı bana versinler ben istedikleri yerde dururum." şeklinde mizahi bir cevap vermiştir. Tekrar kitabın içeriğine değinecek olursak "Muhteşem Yüzyıl" fikriyatının öncüsü sayılır bu kitap.Başlangıcında Isfendiyaroğlu , Karamanoğlu gibi beylere de değindikten sonra soluğu Uzun Hasan'ın sarayında oluyor.Finalde ise yanlış hatırlamıyorsam alevi bir hatuna gönül verip sevdiğine kavuşarak mutlu sona eriyordu.

Kara DavutNazif Tepedelenlioğlu · Ak Kitabevi · 19289 okunma

·

66 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kitabî