Gönderi

208 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Bizi hasretle gözleyenler var.
Türklerdeki gaza ve fetih anlayışı sadece bir yörenin toprağını elde etmek değildi. Asıl vazife, gönülleri fethetmekti. Gittikleri, aldıkları yerlere beraberlerinde huzur, barış ve kardeşliği de götürdüler. O beldeleri bayındır hale getirdiler, İslamla tanıştırdılar. Kendilerinden olana da olmayana da adil ve eşit davrandılar. Çünkü Türkler; İslam'ın kılıcı ve hizmetkarı idiler. İslam, adil hükmetmeyi emretmişti. Onlar da dinin gereğini yerine getirdiler. Ve birçok belde de Müslümanlık, Türklükle eş değer hale geldi. Türklerin lisan-ı hal ile anlattığı, birçok milleti, yöreyi etkiledi. Birçok millet, onlar sayesinde İslama girdi. Bu hoşgörü; Türklere Orta Asya'dan yadigar kaldı. Ortaya çıktıkları zamandan bugüne kadar kimseyi kendi dinlerine girmeleri için zorlamadılar. Bu islamiyet'ten önce de böyleydi. İslamla tanıştıktan sonra da böyle olmaya devam etti. Onların bu hoşgörüsü üç kıtaya yayılmalarına vesile oldu. Osmanlı İmparatorluğu ile; birlikte en uç noktaya ulaştılar. İlber Ortaylı Türklerin Tarihi adlı kitabında şöyle der; “ imparatorluklar yıkılmak için kurulur.” Osmanlı İmparatorluğu da vadesini doldurdu ve gerisinde birçok gözü yaşlı, dindaşını, soydaşını bırakmak zorunda kaldı. Geride kalanlar bir gün yeniden Türk barışı altında yaşamayı arzu ederek yaşıyorlar. Osmanlı mirasından bugüne Türkiye Cumhuriyeti ve koparılan topraklarda irili ufaklı devletler kuruldu. Bugün Osmanlı'nın en büyük mirasçısı, Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Geride kalanlar onun uzatacağı eli beklemektedir. Türk umut elidir, merhamet elidir, hoşgörü, barış ve sevgi dilidir. Şöyle bir geriye bakalım Osmanlı'nın birleştirici ve kardeşçe yaşantısından geriye ne kaldı? Ortadoğu bir yangın yeri adeta. Balkan ve Avrupa coğrafyaları kendi aralarında bölünmüş. Bugün bizi Kerkük'te, Musul’da, Yemen'de Bosna-Hersek'te, Filistin çöllerinde Gazze'de, Afrika'nın steplerinde bekleyenler var. Tarihin bize biçtiği bir rol var. Dünyanın 21 Yüzyıl'da Türk'ün barışına, nizamına, İslam'ın adaletine ihtiyacı var. Kutuplaşmak, ayrışma ve yıkımdan başka hiçbir şey getirmedi getirmeyecek. Bizim bir olmamıza birlikte yaşamamıza ihtiyacımız var. Ne diyor iki gözüm Nazım; “Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine bu hasret bizim.” Velhasıl kelam Türk'ün barışını, sevgi dilini özleyenler var. Bizi hasretle gözleyenler var.
Tarih Bizi Çağırıyor
Tarih Bizi ÇağırıyorTufan Gündüz · Yeditepe Yayınevi · 2018582 okunma
··
82 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.