Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

...Sağımda Journal gazetesinin muhabiri Mösyö Erio vardı. Pencereden dışarıya baktığım zaman Erio bana "şu hale bak, şu hale bak!" diyordu. Bunlar bize nasıl olup da silah sıkmıyorlar. Çünkü ellerinde silahları vardı ve istedikleri şey de daima ilerlemek, çabuk gitmekti. Kim bilir ne zamandan beri aç bulunuyorlar. Üç-dört gün yemek yememişlerdir. Biz böyle süslü vagonlar içinde, onlara mutlaka düşman, katil gibi görünüyoruz. Buna nasıl tahammül ediyorlar? Ben onların yerinde olsam, kızgınlığımı frenleyemeyerek fişeklerimi harcarım, makinisti aşağıya alırım. Halbuki hiç silah sesi işitilmedi. Şunu söylemek gerekir ki, yenilginin devam ettiği günlerdene bir cinayet, ne bir tecavüz meydana gelmiştir. Hatta subaylara ve özellikle fotoğraflarını ve sinematoğraflarını çekmek için şapka ve kasketleriyle yanlarına sokulan Avrupalılara bir tüfek dipçiği bile kaldırmamışlardır. Ah "katil" ve "kan içiciler" olarak görülen zavallı millet! Doğrusu insan bu halleri görüp yazdıkça, bir utanç ve üzüntü hissediyor...
Sayfa 49 - Profil KitapKitabı okudu
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.