Akrabalarımdan birisi koluma girip beni gazete büfesinin yanına götürdü. Büfenin yanındaki taşın üstünde oturan gözlüklü, köhne giyimli bir kişiyi bana gösterip sordu:
"- Bunu tanıyor musun?"
Dikkatle baktım, tanıyamadım. Dedi ki:
"- Bu Şirali amcanın başına iş açan o İsmayilov'dur."
Yaklaşıp selam verdim. Dedim ki:
"- Beni tanıyor musun?"
Dedi ki:
"- Gözüm yahşı görmüyor. Kimsin?"
Akrabam benu ona tanıtınca rengi bembeyaz oldu, elleri titredi, kalkıp gitmej istedi, durdurup dedim ki:
"- Vaktiyle eylediğin zulümlerden hiç utanmıyor musun?"
"- Her zamanın bir hükmü var. İmdi devran sizindir!"
Dedim ki:
"- Yanlışın var, devran yine senin gibilerin elindedir. Sen yaşlanıp sıradan çıktın. Varislerin yine senin gibilerdir."
Sayfa 62 - Ötüken Yayıncılık